20 Aralık Uluslararası İnsani Dayanışma Günü(International Human Solidarity Day), BM Binyıl Bildirgesi(Milenyum Bildirgesi) kapsamında, 22 Aralık 2005 tarihinde kabul edilen 60/209 sayılı BM kararıyla resmi olarak belirlenmiştir. Bireylerin medeni ve siyasi hakları ile ilgili olarak, dayanışma kültürünün geliştirilmesi ve yoksullukla mücadele için BM Genel Kurulu tarafından kabul edilmiş bir uluslararası birlik günüdür.
20 Aralık Uluslararası İnsani Dayanışma Günü, yoksulluğu ortadan kaldırmaya yönelik çalışmalarda, dayanışmanın önemini tüm insanlığa hatırlatma günüdür.
Birleşmiş Milletler teşkilatı ve üyesi olan devletler. evrensel değerler konusunda yardımlaşmak, küresel adalet hedeflerini gerçekleştirmek ve bu alanlarda farkındalık yaratmak için bu günü 20 Aralık gününü Uluslararası İnsani Dayanışma Günü olarak kabul etmişlerdir. Girişimin amacı uluslararası barış ve güvenliği koruyarak insan hakları ve sosyo-ekonomik gelişmeyi sağlamaktır. Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri hedeflerine uygun olarak yoksulluk ve diğer sosyal problemleri gündeme getirmek teşvik edilmektedir.
2002 yılında kurulan Dünya Dayanışma Vakfı, 2003’de BM Kalkınma Programı olarak yeniden yapılandırılmıştır. BMKP’nun öncelikli görevi yoksulluğu ortadan kaldırmak, az gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerde başta en yoksul kesimler olmak üzere insani, toplumsal ve ekonomik gelişmeyi teşvik etmek olarak belirlenmiştir.
20 Aralık Uluslararası İnsani Dayanışma Günü, emek sömürüsünün olmadığı işçi hakları odaklı dayanışma, çalışma standartlarının iyileştirilmesi, eşit ve adil ücret uygulamalarının yaygınlaştırılması, işyeri demokrasisi, ihtiyaç sahiplerine ücret ve sosyal güvenlik haklarının sağlanması ve benzeri konularda yoğunlaşmaktadır.
Kültürel çeşitlilik içinde birlik mesajı vermek, hükümetlere uluslararası anlaşmalara olan taahhütlerini hatırlatmak, dayanışmanın önemi konusunda toplumu bilinçlendirmek ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerini kamuoyunun sürekli tartışmasını sağlamak kutlama gününün en önemli gündem maddelerindendir.
.20 Aralık Dayanışma Günü, serbest piyasa ve devletler tarafından eşitsizliğe ve adaletsizliğe sürüklenen toplumsal kesimlere yönelik girişimleri gündemine almaktadır. Antikapitalist bir bakış açısı benimsenmemiş, ekonomik sorunlara doğrudan müdahaleyi esas almıştır. Dönüşümcü, aşamalı bir toplumsal dönüşüm talepli bir girişimdir. Yerel girişimlerle dayanışma ekonomisini oluşturmak, yerel halkın temel ekonomik ihtiyaçlarını karşılamak ve devletlerin sahip oldukları ekonomik pastanın adil bölüşümüne vurgu yapmak temel hedeflerdendir. Ülkelerin özellikle en yoksul kesimleri, farkındalık etkinliklerinin odak noktasını oluşturmakta, açlık, susuzluk, sağlık hizmetlerinden yoksunluk gibi temel hizmetleri alamayan kesimlere el uzatılması çağrısı yapılmaktadır. Bu çerçevede, sağlık hizmetlerini ve ilacı ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak; doğal veya insan kaynaklı afetlerden zarar görenlere yardım etmek ve evrensel eğitim standartlarına herkesin ulaşmasını sağlamak gerekmektedir.