21 Mart Uluslararası Irk Ayrımcılığıyla Mücadele Günü(International Day for the Elimination of Racial Discrimination); 21 Mart 1960 tarihinde, Güney Afrika’da, apartheid yasalarına karşı barışçıl bir şekilde ırkçılığı protesto eden göstericilere ateş açılması sonucunda 69 kişinin yaşamını kaybettiği Sharpeville katliamına atfen her yıl düzenlenen anma günüdür.
Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Sözleşme
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Sözleşme‘yi 21 Aralık 1965’te kabul ederek imza ve onaya açmıştır.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 1966 yılında 21 Mart gününü, Uluslararası Irk Ayrımcılığıyla Mücadele Günü olarak ilan etmiştir.
Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Sözleşme, 4 Ocak 1969 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Türkiye Büyük Millet Meclisi bu sözleşmeyi 3 Nisan 2002 tarihinde, 22’nci maddeye çekince koyarak 4750 sayılı Yasa‘yla kabul etmiştir.
Birleşmiş Milletler tarafından sözleşmenin kabul edilmesine ve Sözleşme’nin denetimini sağlamak üzere kurulan ve bağımsız uzmanlardan oluşan bağımsız bir Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılması Komitesi kurulmasına karşın, bu suça karşı dünya genelinde gerçek bir mücadele yapılamamış, ırk ayrımcılığı tamamen yok edilememiştir.
1964 yılında UNESCO tarafından düzenlenen toplantıda uzmanlar, tüm insanlığın tek bir biyolojik tür olduğu ve iddia edilenin aksine, ari bir insan topluluğunun olmadığı sonucuna varmış, UNESCO’nun 1967 yılında Paris’te yayınladığı Irk ve Irksal Önyargı Bildirgesi’nde ırkçılığın ana nedeni olarak sosyal faktörler ön plana çıkarılmış ve ayrımcılığın yasaklanması öngörülmüştür. Bu bildirgeye göre; “Tüm insanlar tek bir türe aittir ve ortak bir kökten gelmiştir.” Bildirge, insan ırkının temelde bir bütün olduğunu, tüm insanların ve halkların eşit olduğunu tüm insanlığa deklare etmiştir.
Her türlü ırksal ayrımcılığın ortadan kaldırılmasını ifade eden bu sözleşmenin üzerinden geçen sürede, insanların renk, ırk, ulusal veya etnik farklılıkları yüzünden uğradıkları ayrımcılık devam etmektedir.
Irk ayrımcılığı bir insanlık suçudur ve vatan sevgisi yahut bir etnik gruba bağlı olma duygusundan öte kriminal bir durumdur.
Bu görüş, 1977 yılında Birleşmiş Milletlerin ırk ayrımının önlenmesi ve azınlıkların korunması amacıyla kurmuş olduğu alt komisyon tarafından da desteklenmiştir.
![](https://hukukbook.com/wp-content/uploads/2021/08/Nelson-Mandela.png)