27 Mayıs Darbe Bildirisi, Türk Silahlı Kuvvetleri adına Kurmay Albay Alparslan Türkeş tarafından okunmuştur. Askeri Darbe, Ankara Radyosu’nda saat 05.25‘te ilan edilmiştir.
27 Mayıs 1960 askeri darbesi, Cumhuriyet dönemindeki ilk askeri müdahale olarak tarihe geçmiştir. Darbeden önce, 1958 senesinde Albay Samet Kuşçu’nun yazdığı ihbar mektubu siyasiler tarafından ciddiye alınmamıştır.
Darbe’nin muhatapları, Cumhurbaşkanı Celal Bayar ve Adnan Menderes Hükümeti’dir. Silahlı Kuvvetler, 27 Mayıs gecesi Ankara ve İstanbul’da önemli merkezleri kısa sürede ele geçirmiştir. Celal Bayar Çankaya’daki köşkünden alınmış, Başbakan Adnan Menderes ise Kütahya’da iken tutuklanmıştır. İktidar partisi DP yöneticileri ve üst düzey bürokratlar tutuklanarak cezaevine gönderilmişlerdir.
Hükümetin ve meclisin yetkilerini Milli Birlik Komitesi üstlenmiştir. İhtilalden 15 gün sonra çıkarılan 1 Nolu Yasa ile Milli Birlik Komitesi kurulmuştur.
1960 Geçici Anayasası – Milli Birlik Komitesinin Kuruluşu
27 Mayıs Darbe Bildirisi
“Dikkat… Dikkat… Muhterem Vatandaşlar!
Radyolarınızın başına geçiniz. Güvendiğiniz Silahlı Kuvvetlerinizin sesi bir dakika sonra sizlere hitap edecektir.
Bugün demokrasimizin içine düştüğü buhran ve son müessif hadiseler dolayısıyle ve kardeş kavgasına meydan vermemek maksadiyle Türk Silahlı Kuvvetleri memleketin idaresini eline almıştır.
Bu hareketle Silahlı Kuvvetlerimiz, partileri içine düştükleri uzlaşmaz durumundan kurtarmak ve partiler üstü tarafsız bir idarenin nezaret ve hakemliği altında en kısa zamanda adil ve serbest seçimler yaptırarak idareyi hangi tarafa mensup olursa olsun seçimi kazananlara devir ve teslim etmek üzere girişmiş bulunmaktadır. Girişilmiş olan bu teşebbüs hiçbir şahsa veya zümreye karşı değildir. İdaremiz hiç kimse hakkında şahsiyete mütaallik tecavüzkâr bir fiile teşebbüs etmeyeceği gibi edilmesine de asla müsamaha etmeyecektir. Kim olursa olsun ve hangi partiye mensup olursa olsun her vatandaş, kanunlar ve hukuk prensipleri esaslarına göre muamele görecektir. Bütün vatandaşların, partilerin üstünde, aynı milletin aynı soydan gelmiş evlatları olduklarını hatırlayarak ve kin gütmeden birbirlerine karşı hürmetle, anlayışla muamele etmeleri, ıstıraplarımızın dinmesi ve milli varlığımızın selameti için zaruri görülmektedir. Kabineye mensup şahsiyetlerin Türk Silahlı Kuvvetleri’ne sığınmalarını rica ediyoruz. Şahsi emniyetleri kanun teminatı altındadır.
Müttefiklerimize, komşularımıza ve bütün dünyaya hitap ediyoruz. Gayemiz Birleşmiş Milletler Anayasası’na ve insan hakları prensiplerine tamamiyle riayettir. Büyük Atatürk’ün, “Yurtta sulh, cihanda sulh!” prensibi bayrağımızdır. Bütün ittifaklarımıza ve taahhütlerimize sadıkız. NATO’ya inanıyoruz ve bağlıyız. CENTO’ya bağlıyız.
Tekrar ediyoruz; düşüncelerimiz, yurtta sulh, cihanda sulhtur.
Türkiye dahilinde bütün garnizonlardaki garnizon komutanları o yerin mülki ve askeri idaresine el koyacaklar ve vatandaşların her hususta emniyetini sağlayacaklardır.”