28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Günü, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından, meslek hastalıkları ve iş kazalarının önlenmesi amacıyla alınan kararla, 2003 yılından itibaren, her yıl farklı bir tema ile kutlanmaktadır. Dünyanın birçok yerinde, ulusal makamlar, sendikalar, işveren örgütleri ve güvenlik ve sağlık uygulayıcıları bu tarihi kutlamak için etkinlikler düzenlemektedir. Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) Günü Türkiye’de ilk kez 28 Nisan 2015’de Ankara’da bir günlük bir toplantıyla kutlanmıştır.
28 Nisan tarihi, bazı ülkelerde halen “Dünya İş Kazası Kurbanlarını Anma Günü” olarak da kutlanmaktadır. 28 Nisan, 1996 yılından itibaren sendikal hareket tarafından dünya çapında düzenlenen Ölü ve Yaralı İşçiler İçin Uluslararası Anma Günü, dünya çapında bilinçlendirme kampanyalarına sahne olmakta, ayrıca iş kazaları ve hastalıkları mağdurlarının hatıraları canlandırılmaktadır. ILO, 2003 yılında, sendikal hareketin talebi üzerine 28 Nisan kampanyasına dahil olarak 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Günü’nü ilan etmiştir.
Uluslararası bir dikkat oluşturarak sorunun büyüklüğünü anlatmak, işyerlerinde can güvenliği ve sağlık kültürünü teşvik etmek, işle ilgili ölümler ve yaralanmaların sayısını azaltmak için bilinçlendirme kampanyası yapmak bu günün özel amacıdır.
28 Nisan, işçi sendikaları, işveren örgütleri ve hükumet temsilcileri arasında mesleki güvenlik ve sağlık konusunda uluslararası farkındalık yaratmak için özel bir gün olarak görülmektedir.
İş sağlığı ve güvenliği konusunda farkındalığın artırılmasını hedefleyen Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Gününün 2016 yılı teması “İşyeri Stresi” olarak belirlenmiştir. ILO tarafından 2019 yılı 28 Nisan İş Sağlığı ve Güvenliği Günü teması “Güvenli ve Sağlıklı Bir İş Geleceği” olarak belirlenmiştir. ILO, 2020 yılında 28 Nisan İş Sağlığı ve Güvenliği Günü’nün temasını ”Salgını durdurun: İş Sağlığı ve Güvenliği Hayat Kurtarabilir” olarak belirlemiştir.
İş Kazaları
Dünyada her yıl, yaklaşık üç milyon çalışan iş kazası ve işle ilgili hastalıklar nedeniyle yaşamını yitirmekte; 374 milyon çalışan önlenebilir olmasına karşın iş kazası geçirmektedir. Türkiye’de ise her 6 dakikada bir iş kazası olmakta, her 6 saatte de bir işçi yaşamını yaşamını yaşamını yitirmekte, her gün ortalama dört işçi evine dönememektedir. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin 2019 raporuna göre en az 1736 işçi; 2020’nin ilk üç ayında ise en az 356 işçi ölmüştür. 11 Mart-10 Nisan arasında #Covid19 nedeniyle en az 52 işçi ölmüştür. Uluslarası Çalışma Örgütü verilerine göre dünyada her yıl milyonlarca insan çalışma yaşamında ölmekte, 300 milyondan fazla insan iş kazasına maruz kalmakta, hastalanmakta, zehirlenmektedir. Çalışırken ölen insanların sayısı savaşlarda ölen insan sayısından çok daha fazladır.
Birleşmiş Milletlerin önceki Genel Sekreteri Kofi Annan; “Çalışma yaşamında Güvenlik ve Sağlık yalnızca sağlam bir ekonomik politika değildir, aynı zamanda temel bir insan hakkıdır.”
Teknolojik gelişme, çevresel, ve demografik değişimler çalışma yaşamını yeniden şekillendirmekte, yeni sağlık riskleri ortaya çıkmaya devam etmektedir. İş kazalarının etkin bir şekilde önlenmesi ve sürdürülebilir kalkınma yeni dönemin anahtar kavramları olarak ortaya çıkmaktadır. Hükumetler ve çalışma yaşamı paydaşları insan merkezli yaklaşıma davet edilmekte, iş kazaları için gereken tüm tedbirlerin alınması hedeflenmektedir. Çalışma yaşamının tüm süreçlerinde çalışanlara İş Sağlığı ve Güvenliği eğitimlerinin eksiksiz olarak verilmesi, iş kazalarının önlenmesi için diğer bir etkin mekanizmadır.
Sağlıklı ve güvenli bir ortamda çalışmak bir insan hakkıdır; bu hakkın gerçek anlamda yaşama geçebilmesi ve kullanılabilmesi için tüm önlemlerin alınması kamu otoritelerinin görevidir.
Bu çerçevede, 28 Nisan İş Sağlığı ve Güvenliği Günü ile, iş kazaları ve işle ilgili hastalıklar nedeniyle yitirilen çalışanların anılması ve işle ilgili sağlık sorunlarının boyutlarına dikkati çekmek suretiyle tüm paydaşlar tarafından önleyici yaklaşımın benimsenmesi, sağlık ve güvenlik kültürünün işyerlerinde, toplumda ve tüm dünyada oluşturulmasına katkı sağlamak hedeflenmektedir.