Çevre İçin Küresel Antlaşma 20 Haziran 2015 tarihinde Paris’te imzalanmıştır.
Sözleşme yasal olarak bağlayıcı olan geniş ilkele manzumesini benimsemektedir.
Çevre İçin Küresel Antlaşma
Başlangıç 1
Bu Antlaşma’nın Tarafları;
Çevreye yönelik tehditlerdeki artışı ve çevrenin daha iyi korunmasını sağlamak adına küresel düzeyde azimli ve uyumlu bir şekilde davranma ihtiyacı olduğunu kabul ederek,
16 Haziran 1972 tarihinde Stockholm’de kabul edilen Birleşmiş Milletler Çevre Konferansı Deklarasyonu’nu, 28 Ekim 1982 tarihinde kabul edilen Dünya Doğa Şartı’nı ve 14 Haziran 1992 tarihinde Rio’da kabul edilen Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Konferansı Deklarasyonu’nu
yeniden teyit ederek,
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 25 Eylül 2015 tarihinde kabul edilen Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne olan bağlılıklarını hatırlatarak,
Özellikle iklim değişikliği ile mücadelenin aciliyetini göz önünde bulundurarak ve 9 Mayıs 1992 tarihinde New York’ta kabul edilen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nde ve 12 Aralık 2015 tarihli Paris Anlaşması’nda belirlenmiş hedefleri hatırlatarak,
1 Metnin orijinal ismi “Global Pact for the Environment” olup, bu çeviride “pakt” kelimesi ile aynı anlamda olmak ve onu karşılamak üzere “antlaşma” kelimesi tercih edilmiştir. Türk Dil Kurumu’na göre de pakt, antlaşma anlamına gelmekte olup, söz konusu kullanım hukuki bakımdan da uygundur.
Gezegenin acil eylem gerektiren eşi görülmemiş bir biyo-çeşitlilik kaybı ile karşı karşıya olduğunu gözlemleyerek,
Doğal kaynakları kullanırken, ekosistemlerin dirençli olmalarını ve temel hizmetleri sağlamalarını temin etme, böylece Dünya üzerindeki yaşamın çeşitliliğini koruma ve insan sağlığına ve yoksulluğun ortadan kaldırılmasına katkıda bulunma ihtiyacını teyit ederek,
Dünya üzerindeki canlı topluluklarının yaşamlarına yönelik tehditlerin küresel mahiyetinin, tüm Devletlerin, içinde bulundukları farklı ulusal şartlar ışığında, ortak ancak farklılaştırılmış sorumluluklarına ve kendi yeterliliklerine uygun olarak, mümkün olduğunca yakın şekilde işbirliğinde bulunmalarını ve uluslararası, etkili ve uygun bir harekete katılmalarını gerektirdiğini kabul ederek,
Dünya ekosisteminin dengesine ve bütünlüğüne saygı gösterirken, gelecek kuşağın kendi ihtiyaçlarını karşılama kabiliyetine zarar vermeksizin, her kuşağın kendi ihtiyaçlarını karşılayabilmesine imkân veren bir sürdürülebilir kalkınmayı teşvik etmeye kararlı olarak,
Kadınların sürdürülebilir kalkınmayla ilgili konulardaki önemli rolünü ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin ve kadınların güçlendirilmesinin teşvik edilmesi ihtiyacını vurgulayarak,
Kendi yetkileri altındaki yerli halkların, yerel toplulukların, göçmenlerin, çocukların, engellilerin ve hassas durumda bulunan kişilerin insan haklarına, sağlık hakkına, hak ve bilgilerine saygı gösterilmesi, bunların desteklenmesi ve gözetilmesi ihtiyacının bilincinde olarak,
Sivil toplum, ekonomik aktörler, şehirler, bölgeler ve diğer ulusaltı otoriteler dâhil Devlet dışı aktörlerin çevrenin korunmasındaki önemli rolünü memnuniyetle karşılayarak,
Sürdürülebilir kalkınma için bilim ve eğitimin temel önemini vurgulayarak,
Kuşak içi ve kuşaklar arası adaletin rehberliğinde hareket etmeye dikkate ederek,
Çevrenin korunması ve muhafazası için, herkese ilham kaynağı olacak ve rehberlik edecek ortak bir tavrın ve ortak ilkelerin benimsenmesi ihtiyacını teyit ederek,
Aşağıda belirtilen hususlarda anlaşmaya varmışlardır:
Madde 1 – Ekolojik olarak sağlıklı bir çevre hakkı
Her insan, sağlığı, esenliği, onuru, kültürü ve memnuniyeti için elverişli ekolojik olarak sağlıklı bir çevrede yaşama hakkına sahiptir.
Madde 2 – Çevreye özen gösterme yükümlülüğü
Her Devlet veya uluslararası kurum, gerçek veya tüzel, kamu veya özel her kişi çevreye özen göstermekle yükümlüdür. Bu amaçla, Dünya ekosisteminin muhafaza edilmesine, korunmasına ve bütünlüğünün yeniden sağlanmasına herkes kendi düzeyinde katkıda bulunur.
Madde 3 – Bütünleştirme ve sürdürülebilir kalkınma
Taraflar, özellikle iklim değişikliği ile mücadeleyi, okyanusların korunmasını ve biyo-çeşitliliğin sürdürülmesini teşvik etmek için, çevrenin korunmasının gerektirdiklerini kendi politikalarının ve ulusal ve uluslararası faaliyetlerinin planlanması ve uygulanması ile bütünleştirirler.
Taraflar sürdürülebilir kalkınmayı izlemeye çabalarlar. Bu amaçla, hem sürdürülebilir hem de çevreye saygılı kamu destek politikalarının, üretim ve tüketim kalıplarının teşvik edilmesini sağlarlar.
Madde 4 – Kuşaklar arası adalet
Kuşaklar arası adalet, çevre üzerinde etkisi olabilecek kararlara rehberlik edecektir.
Şimdiki kuşaklar, kararlarının ve eylemlerinin, gelecek kuşakların kendi ihtiyaçlarını karşılama kabiliyetlerine zarar vermemesini temin edeceklerdir.
Madde 5 – Önleme
Çevresel zararı önlemek için gerekli tedbirler alınacaktır.
Taraflar, kendi yetkileri veya kontrolleri altındaki faaliyetlerin diğer Tarafların çevrelerine veya kendi ulusal yetki sınırlarının ötesindeki alanlara zarar vermemesini garanti etmekle yükümlüdürler.
Taraflar çevreye önemli ölçüde olumsuz bir etkisi olması muhtemel bir projeye, bir faaliyete, plana ya da bir programa yetki verilmesinden ya da bunlara girişilmesine karar verilmesinden önce bir çevresel etki değerlendirmesinin yapılmasını sağlamak için gerekli önlemleri alacaklardır.
Özellikle, Devletler, özen yükümlülükleri dolayısıyla, yetki verdikleri veya giriştikleri yukarıda belirtilen projenin, faaliyetin, planın veya programın etkisini izleyeceklerdir
Madde 6 – İhtiyat
Ciddi veya geri dönülemez bir zarar riskinin bulunduğu hallerde, bilimsel kesinliğin yokluğu, çevresel bozulmayı önlemeye yönelik etkili ve orantılı önlemlerin alınmasını ertelemek için bir sebep olarak kullanılmayacaktır.
Madde 7 – Çevresel Zararlar
Çevresel zararların uygun bir şekilde giderilmesi için gerekli tedbirler alınacaktır.
Taraflar, diğer Devletlere, o Devletlerin çevresi üzerinde ani zararlı etkiler yaratması muhtemel doğal afetleri veya diğer acil durumları derhal bildireceklerdir. Taraflar ilgili Devletlere yardım etmek için derhal işbirliği yapacaklardır.
Madde 8 – Kirleten Öder
Taraflar, çevre kirliliğinin ve diğer çevresel kötüleşme ve bozulmaların önlenmesinin, azaltılmasının ve iyileştirilmesinin maliyetinin, mümkün olan en fazla ölçüde, buna sebebiyet veren tarafından karşılanmasını sağlayacaklardır.
Madde 9 – Bilgiye erişim
Her insan, herhangi bir menfaat belirtmesi istenmeksizin, resmi makamların elinde bulunan çevreyle ilgili bilgilere erişme hakkına sahiptir.
Resmi makamlar, ulusal mevzuatları çerçevesinde, çevreyle ilgili uygun bilgileri toplayacaklar ve halkın erişimine sunacaklardır.
Madde 10 – Halkın katılımı
Her insan, uygun bir aşamada ve seçenekler halen mevcutken, resmi makamların çevre üzerinde önemli bir etkisi olabilecek kararlarının, önlemlerinin, planlarının, programlarının, faaliyetlerinin, politikalarının ve normatif belgelerinin hazırlanmasına katılma hakkına sahiptir.
Madde 11 – Çevresel adalete erişim
Taraflar, mevcut Antlaşmanın hükümlerini dikkate alarak, resmi makamların veya özel kişilerin çevre hukukuna aykırı eylemlerine veya ihmallerine itiraz etmek için tazminat ve dava yolu dâhil olmak üzere, idari ve adli yargıya etkili şekilde ve düşük bir maliyetle erişme hakkını temin edeceklerdir.
Madde 12 – Eğitim ve yetiştirme
Taraflar, herkese çevreyi korumak ve iyileştirmek için sorumlu davranma ilhamı vermek için, mümkün olan en geniş ölçüde, yetişkinlere olduğu kadar genç kuşaklara da çevre eğitiminin verilmesini sağlayacaklardır.
Taraflar, çevresel konularda ifade ve bilgi edinme özgürlüğünün korunmasını temin edeceklerdir. Taraflar, ekosistemler ve çevrenin korunması ve muhafaza edilmesi konularında eğitici nitelikli bilgilerin medya aracılığıyla yayılmasını desteklerler.
Madde 13 – Araştırma ve yenilik
Taraflar, ellerinden geldiğince, ekosistemler ve insan faaliyetlerinin etkileri hakkındaki bilimsel bilginin geliştirilmesini teşvik edeceklerdir.
Taraflar, bilimsel ve teknolojik bilgi alışverişi ve yenilikçi teknolojiler dâhil çevreye saygılı teknolojilerin gelişimini, benimsenmesini, yaygınlaştırılmasını ve transferini arttırma suretiyle işbirliği yapacaklardır.
Madde 14 – Devlet dışı aktörlerin ve ulusaltı kurumların rolü
Taraflar, çevrenin korunmasındaki önemli rolleri dikkate alınarak, bu Antlaşmanın Devlet dışı aktörler ve sivil toplum, ekonomik aktörler, şehirler ve bölgeler dâhil ulusaltı kurumlar tarafından uygulanmasını özendirmek için gerekli tedbirleri alacaklardır.
Madde 15 – Çevresel normların etkinliği
Taraflar, etkili çevre kanunlarını kabul etmekle ve bunların etkin ve adil bir şekilde uygulanmasını ve yürürlüğe konulmasını sağlamakla yükümlüdürler.
Madde 16 – Direnç
Taraflar, çevresel kötüleşme ve bozulmalara karşı koymak ve düzeltmek ve uyum sağlamak amacıyla ekosistemlerin ve insan topluluklarının çeşitliliğini ve kapasitesini muhafaza etmek ve iyileştirmek için gerekli önlemleri alacaklardır.
Madde 17 – Gerilememe
Taraflar ve onların ulusaltı kurumları yürürlükteki hukukla teminat altına alınan çevresel korumanın küresel düzeyini azaltıcı etkiyi haiz faaliyetlere izin vermekten veya bu çeşit normları kabul etmekten kaçınırlar.
Madde 18 – İşbirliği
Dünyanın ekosisteminin ve canlı topluluklarının bütünlüğünü muhafaza etmek, korumak ve eski durumuna döndürmek için, Taraflar, işbu Antlaşmanın hükümlerinin uygulanmasında iyi niyetle ve küresel ortaklık ruhuyla işbirliği yapacaklardır.
Madde 19 – Silahlı çatışmalar
Devletler, uluslararası hukuk kapsamındaki yükümlülükleri uyarınca, silahlı çatışmalar karşısında çevreyi korumak için mümkün olan tüm önlemleri alacaklardır.
Madde 20 – Ulusal durumların çeşitliliği
En az gelişmiş ve çevresel açıdan en hassas ülkeler başta olmak üzere, gelişmekte olan ülkelerin özel durumlarına ve ihtiyaçlarına özel önem verilecektir.
Farklı ulusal şartların ışığında, Tarafların ortak fakat farklılaştırılmış sorumluluklarına ve kendi yeterliliklerine, uygun hallerde dikkat edilecektir.
Madde 21 – Antlaşmanın uygulanmasının izlenmesi
İşbu Antlaşma hükümlerinin uygulanmasını kolaylaştırmak ve Antlaşma hükümlerine uyumu teşvik etmek amacıyla bir uyum mekanizması bu vesile ile oluşturulmuş bulunmaktadır.
Bu mekanizma, bir bağımsız uzmanlar Komitesinden oluşur ve kolaylaştırmaya odaklanır. Mekanizma, şeffaf, düşmanca ve cezalandırıcı olmayan bir şekilde işler. Komite Tarafların kendi ulusal şartlarına ve yeterliliklerine özel önem verecektir.
İşbu Antlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihten bir yıl sonra, Depoziter, Komitenin görevlerini yerine getirme usul ve esaslarını belirlemek üzere Tarafları toplantıya çağıracaktır.
Komitenin göreve başlamasından iki yıl sonra ve Tarafların toplantısında belirlenecek, dört yılı aşmayan bir sıklıkta, Tarafların her biri Antlaşmanın hükümlerinin uygulanmasında kaydettiği ilerlemeyle ilgili olarak Komiteye rapor verecektir
Madde 22 – Sekreterya
İşbu Antlaşmanın Sekretaryası Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği [veya Birleşmiş Milletler Çevre Programı İcra Direktörlüğü] tarafından sağlanacaktır. Genel Sekreter [veya Birleşmiş Milletler Çevre Programı İcra Direktörü] Tarafları gerektiği kadar toplantıya çağırır.
Madde 23 – İmza, onaylama, kabul, uygun bulma, katılım
İşbu Antlaşma, Devletlerin ve uluslararası kuruluşların imzasına açıktır ve onların onaylamasına, kabulüne veya uygun bulmasına tabidir. Antlaşma; New York’ta bulunan Birleşmiş Milletler Genel Merkezi’nde XXX ila XXX tarihleri arasında imzaya açıktır ve imza süresinin sona erdiği tarihi izleyen günden itibaren katılıma açılacaktır. Antlaşmanın onaylanmasına, kabulüne, uygun bulunmasına ve Antlaşmaya katılıma ilişkin belgeler Depoziter tarafından saklanır.
Madde 24 Yürürlüğe girme
İşbu Antlaşma, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne Antlaşmanın onaylama, uygun bulma, kabul veya katılım belgesinin tevdi tarihinden üç ay sonra yürürlüğe girecektir.
Onaylama veya katılım belgesinin XX’e tevdi edilmesinden sonra Antlaşmayı onaylayan, uygun bulan, kabul eden veya Antlaşmaya katılan her bir Devlet ve uluslararası kuruluş için, Antlaşma söz konusu devletin kendi onaylama veya katılım belgesini tevdi ettiği tarihten üç ay sonra yürürlüğe girecektir.
Madde 25 Antlaşmadan çekilme
Kendisi yönünden işbu Antlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç yıllık sürenin sona ermesi üzerine ilgili Taraf, Depozitere yazılı bildirimde bulunarak her zaman Antlaşmadan çekilebilir. Bu çekilme, ilgili bildirimin Depozitere tebliğ edildiği tarihten itibaren bir yıllık sürenin sona ermesiyle birlikte ya da söz konusu bildirimde belirtilebilecek daha sonraki tarihte yürürlüğe girer.
Madde 26 – Depoziter
Arapça, Çince, Fransızca, İngilizce, İspanyolca ve Rusça metinlerin eşit derecede geçerli olduğu bu Antlaşmanın aslı, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne depo edilecektir.