Haşimi Ürdün Krallığı Anayasası, 1 Ocak 1952 tarihinde kabul edilmiş ve 08/01/1952 tarihli Resmi Gazetede yayınlanmıştır. Kabul edilen Anayasa ile; Birleşik Krallıktan(İngiltere) bağımsızlığın kazanıldığı 25 Mayıs 1946 tarihinden hemen sonra düzenlenen 7 Aralık 1946 tarihli Ürdün Anayasası kaldırılmış, yeni Anayasa yürürlüğe girmiştir. Anayasa’da; 1954, 1955, 1958, 1960, 1965, 1973, 1974, 1976 ve 1984 yıllarında çeşitli değişiklikler yapılmıştır.

Ürdün Krallığının dini İslam ve resmî dili Arapçadır. Yönetim şekli, parlamenter monarşidir.
Haşimi Ürdün Krallığı Anayasası, Prof Dr. Ahmet Ceylan tarafından 2002 yılında, Yardımcı Doçent iken Türkçe’ye tercüme edilerek hukukçuların istifadesine sunulmuştur.

Haşimi Ürdün Krallığı Anayasası
“Biz, Hâşimî Ürdün Krallığı Kralı I. Talâl, Anayasanın 25. maddesi gereğince, Âyan ve Temsilciler Meclisi’nin Kararına dayanarak, gözden geçirilen aşağıdaki anayasayı onaylıyoruz ve yayınlanmasını emrediyoruz”
HÂŞİMî ÜRDÜN KRALLIĞI ANAYASASI
Birinci Bölüm
Devlet ve Yönetim Şekli
Madde-1
Hâşimî Ürdün Krallığı, bağımsız, egemen, bölünemez ve kendisinden bir şey ferâgat dilemez bir Arap devletidir. Ürdün Halkı, Arap Milletinin bir parçasıdır. Yönetim şekli, parlamenter ırsî monarşidir.
Madde-2
Devletin dini İslam’dır. Resmî dili Arapçadır.
Madde-3
Amman şehri Krallığın başkentidir. Özel bir kanunla başka bir yere nakledilebilir.
Madde-4
Ürdün Bayrağı aşağıdaki şekil ve ölçülerden oluşur:
Boyu eninin iki katıdır. Yatay olarak, en üstte siyah ortada beyaz ve en altta yeşil olmak üzere üç eşit ve paralel kısma ayrılır. Direği yönünde bayrak üzerinde, tabanı bayrağın enine eşit ve yüksekliği bayrağın boyunun yarısına denk kırmızı üçgen bulunur. Bu üçgende yedi köşeli; merkezinin, kırmızı üçgenin açıları arasındaki çizgilerin kesiştiği yerde, köşelerinin birinden geçen eksenin bu üçgenin tabanına paralel şekilde konmuş olduğu, dairesi çapının bayrak uzunluğunun ondörtte birini bulduğu beyaz bir yıldız bulunur.
İkinci Bölüm
Ürdünlülerin Hakları ve Ödevleri
Madde-5
Ürdün vatandaşlığı kanunla belirlenir.
Madde-6
1. Ürdünlüler kanun önünde eşittir. Irk, dil veya din farklılığı, haklar ve ödevlerde ayrıcalık oluşturmaz.
2. Devlet, çalışma ve eğitimi imkanları ölçüsünde üstlenir. Huzuru ve tüm Ürdünlüler için fırsat eşitliğini sağlar.
Madde-7
Şahsi hürriyet korunmuştur.
Madde-8
Hiç kimse kanun hükümleri dışında alıkonamaz ve hapsedilemez.
Madde-9
- Hiçbir Ürdünlü, ülkeden uzaklaştırılamaz.
- Kanunda belirtilen haller dışında, Ürdün vatandaşı herhangi bir yerde ikametten yasaklanamaz ve de belirli bir yerde ikamete zorlanamaz.
Madde-10
Meskenler dokunulmazdır. Kanunda belirtilen haller ve usuller dışında meskenlere girilemez.
Madde-11
Kamu yararı ve kanunda belirlenen adil bir tazminat karşılığı dışında hiç kimsenin mülkü istimlâk edilemez.
Madde-12
Kanunun gerekli kıldığı haller dışında zorla borç yüklenemez, menkul veya gayrimenkul mallar müsadere edilemez.
Madde-13
Hiçimse zorla çalıştırılamaz. Ancak kanun uyarınca herhangi bir kişiye çalışma veya görev yüklenebilir:
- Harp hali gibi, genel tehlike vukuu, yangın, tufan, kıtlık, deprem, insan ve hayvanlarda ciddi salgın hastalık, hayvan felaketlerinde veya haşere, bitki veya benzeri diğer felaketlerde, nüfusun hepsinin veya bir kısmının güvenliğinin tehlikeye maruz kaldığı diğer zorunlu hallerde.
- Mahkeme tarafından, çalışma veya görevi resmi otoritenin nezareti altında yerine getirmesine hükmedilmesi ve de mahkum kişinin, şahıslara, şirketlere, derneklere veya herhangi bir kamu kuruluşuna kiralanmaması veya onların emri altında olmaması şartıyla.
Madde-14
Devlet, ülkede geçerli âdetlere göre kamu düzenini bozucu ve adaba aykırı olmayan inanç ve dinlerin törenlerini yerine getirme hürriyetini korur.
Madde-15
- Devlet, düşünce özgürlüğünü temin eder. Her Ürdün vatandaşı, kanunî sınırlar ölçüsünde, söz, yazı, resim ve diğer ifade araçlarıyla düşünce özgürlüğünü kullanır.
- Basın ve matbaacılık kanunî sınırlar ölçüsünde serbesttir.
- Gazete yayınlarının durdurulması ve izinlerinin iptali ancak kanun hükümleri uyarınca mümkündür.
- Kanun, sıkıyönetim veya olağanüstü hal durumunda kamu güvenliği ve milli savunma amaçlarıyla bağlantılı olarak, gazeteleri, yayınları, kitapları ve radyo-televizyon yayınını sınırlı bir sansüre tâbi kılabilir.
- Kanun, gazetelerin kaynaklarının denetim şeklini düzenler.
Madde-16
- Ürdünlüler, kanunî sınırlar ölçüsünde toplanma hakkına sahiptir.
- Ürdünlüler, amaçları kanuna uygun, yöntemleri barışçıl ve tüzükleri anayasa hükümlerine aykırı olmayan siyasi partiler ve dernekler kurma hakkına sahiptir.
- Kanun, derneklerin ve siyasi partilerin kurulma usullerini ve kaynaklarının denetimini düzenler.
Madde-17
- Ürdünlüler, kanunda belirlenen usûl ve şartlarla, şahsî işlerinde veya kamusal konularda kamu otoriteleriyle yazışma hakkına sahiptir.
Madde-18
Tüm posta, telgraf yazışmaları ve telefon konuşmaları gizli kabul edilir. Kanunda belirlenen haller dışında denetime tâbi tutulamaz veya durdurulamaz.
Madde-19
Cemaatler, kanunda düzenlenen genel hükümleri dikkate alma ve müfredat programlarında ve yönlendirmelerinde hükümet denetimine tâbi olmak kaydıyla okullarını kurma ve mensuplarının eğitimini gerçekleştirme hakkına sahiptir.
Madde-20
Temel öğretim Ürdün vatandaşları için zorunludur ve hükümet okullarında ücretsizdir.
Madde-21
- Siyasi mülteciler, siyasi ideolojileri veya onların özgürlüğünü savunmaları nedeniyle iâde edilemez.
- Adi suçluların iade usulleri uluslararası anlaşmalar ve kanunlarla belirlenir
Madde-22
- Her Ürdün vatandaşı, kanunlar veya tüzüklerde belirlenen şartlarla kamu makamlarını üstlenme hakkına sahiptir.
- Devlette, ona bağlı idarelerde ve belediyelerde sürekli ve geçici kamu görevine atama liyakat ve yetenek esasına göredir.
Madde-23
Çalışma tüm vatandaşlar için haktır. Devlet, milli ekonomiyi yönlendirerek ve geliştirerek vatandaşlara yeterli çalışma imkanı sağlar.
Devlet çalışmayı korur ve onun için aşağıdaki ilkelere dayanan kurallar koyar:
a. Çalışana, işinin miktar ve niteliğiyle uyumlu ücret verilmesi,
b. Haftalık çalışma saatlerinin belirlenmesi ve çalışanlara haftalık ve ücretli yıllık tatil günleri verilmesi,
c. İşten çıkarma, hastalık, yaşlılık ve işten kaynaklanan olağanüstü durumlarda, çalışanın geçimini sağladıklarına özel bir tazminat verilmesi,
d. Gençlerin ve kadınların çalışması için özel şartların belirlenmesi,
e. İşyerlerinin sağlık kurallarına tâbi kılınması,
f. Kanunî sınırlar ölçüsünde hür sendika kurulması.
Üçüncü Bölüm
Kuvvetler
Genel Hükümler
Madde-24
-
- Millet, kuvvetlerin kaynağıdır.
- Millet, kuvvetlerini bu anayasada belirtildiği şekilde kullanır.
Madde-25
Yasama kuvveti, Millet Meclisi ve Kral’a aittir. Millet Meclisi, Temsilciler Meclisi ve Âyan Meclisi’nden oluşur.
Madde-26
Yürütme kuvveti Kral’a aittir. Kral bu gücü, bu anayasa hükümleri uyarınca bakanları aracılığıyla kullanır.
Madde-27
Yargı kuvveti, farklı tür ve derecelerdeki mahkemelerce kullanılır. Hükümlerin hepsi kanuna uygun olarak Kral’ın ismiyle yayınlanır.
Dördüncü Bölüm
Yürütme Kuvveti
Birinci Kısım
Kral ve Hakları
Madde-28
Hâşimi Ürdün Krallığı tahtı Kral Abdullah b. Hüseyin’in hanedanında ırsîdir. Taht veraseti, aşağıdaki hükümler uyarınca arkadan gelen erkek evlatlara aittir:
a. Krallık, tahtta bulunan kralın yaşça en büyük evladına, sonra bu en büyük oğulun en büyük oğullarına tabaka tabaka intikal eder. Oğulların en büyüğü, krallık ona intikal etmeden önce ölürse, krallık, ölenin kardeşleri olsa dahi oğullarının en büyüğüne geçer. Fakat, kral, erkek kardeşlerinden birini veliaht olarak seçebilir ve bu durumda krallık tahtta bulunandan ona intikal eder.
b. Ardından gelen erkek evlat olmadığında, krallık, kardeşlerin en büyüğüne intikal eder. Kardeşleri olmadığı zaman, kardeşlerin en büyüğünün oğullarının en büyüğüne, kardeşlerin en büyüğünün oğlu olmadığı zaman yaş sırasına göre diğer kardeşlerin oğullarının en büyüğüne intikal eder.
c. Kardeşler ve kardeşlerin oğullarının yokluğu durumunda krallık, amcalara ve (b) fıkrasında belirlenen sıraya göre zürriyetlerine intikal eder.
d. Son Kral, açıklanan yollarla varis bırakmaksızın ölürse, krallık, Millet Meclisi’nin Arap yükselişinin kurucusu merhum Hüseyin b. Ali’nin sülalesinden seçeceği kişiye ait olur.
e. Kral olacak kişinin, Müslüman, akıllı, meşru bir eş ve Müslüman anne babadan doğmuş olması gerekir.
f. Liyakatsizliği sebebiyle Krallık Kararnâmesiyle verasetten hariç tutulan kimse tahta çıkamaz. Bu hariç tutma bu kimsenin soyundan gelenleri kapsamaz. Bu Kararnâmenin, başbakan ve aralarında adliye ve içişleri bakanlarının da bulunduğu en az dört bakan tarafından imzalanmış olması gerekir.
g. Kral, kameri takvime göre 18 yaşını tamamladığında rüşd yaşına ulaşır. Taht bir kimseye bu yaşa ulaşmadan intikal ederse, kralın yetkileri, tahtta oturan tarafından yayınlanan Yüksek Krallık Kararnâmesiyle atanan Vasi veya Vesayet Meclisi tarafından yerine getirilir. Kral vasi bırakmaksızın vefat ederse Bakanlar Kurulu vasi veya vesayet meclisini tayin eder.
h. Kral, hastalığı sebebiyle yetkilerini kullanmaya güç yetiremez olursa, yetkileri naip veya niyabet heyeti tarafından kullanılır. Naip veya niyabet heyeti, Krallık Kararnâmesiyle belirlenir. Kral bu atamayı yerine getiremezse, atama Bakanlar Kurulu tarafından gerçekleştirilir.
i. Kral ülkeden ayrılmak istediğinde, ayrılmadan önce Krallık Kararnâmesiyle yokluğu müddetince yetkilerini kullanmak üzere naip veya niyabet heyetini tayin eder. Naip veya niyabet heyetinin bu iradenin kapsamındaki şartları gözetmesi gerekir. Kralın yokluğu dört aydan fazla olduğunda ve Millet Meclisi toplantı halinde olmadığında bu konuyu görüşmek üzere derhal toplantıya çağrılır
j. Vasi veya naip veya vesayet meclisi üyesi veya niyabet heyeti görevi üstlenmeden önce, Bakanlar Kurulu önünde, Anayasanın 29. maddesinde yer alan yemini eder.
k. Vasi, naip, vesayet meclisi veya niyabet heyeti üyelerinden biri öldüğünde yada görevinin gereklerini yerine getiremez olduğunda Bakanlar Kurulu onun yerine münasip bir şahsı atar.
l. Vasi, kral naibi, vesayet meclisi veya niyabet heyeti üyelerinden birinin kamerî seneyle 30 yaşından az olmaması gerekir. Bununla birlikte, kralın akrabalarının erkeklerinden biri kamerî olarak 18 yaşını tamamlamış olduğunda tayin edilebilir.
m. Akıl hastalığı sebebiyle yönetme kral için imkansız olduğunda, Bakanlar Kurulu bunu tetkikten sonra millet meclisini derhal toplantıya çağırır. Bu hastalığın kesin olarak varlığı sabit olduğunda, Millet Meclisi bu kişinin krallığının sona erdiğine karar verir ve krallık ondan sonra anayasa hükümlerine göre hak sahibine intikal eder. O sırada Temsilciler Meclisi hal edilmiş veya süresi sona ermiş ve yeni meclis seçimi gerçekleşmemiş ise önceki Temsilciler Meclisi bu amaçla toplantıya çağrılır.
Madde-29
Kral tahta çıkışının akabinde, Âyan Meclisi reisi başkanlığında toplanan Millet Meclisi önünde, anayasayı gözeteceğine ve millete sadık kalacağına yemin eder.
Madde-30
Kral, devletin başıdır ve tüm sorumluluklardan muaftır.
Madde-31
Kral, kanunları onaylar ve yayınlar. Kanun hükümlerine aykırılık içermemek kaydıyla kanunun uygulanması için gerekli tüzüklerin yapılmasını emreder.
Madde-32
Kral, kara, deniz ve hava kuvvetlerinin başkomutanıdır.
Madde-33
- Kral, savaş ilan eder, barışa karar verir, anlaşma ve ittifakları onaylar.
- Ürdün vatandaşlarının genel ve özel haklarına dokunan yada devlet hazinesine yük getiren anlaşma ve ittifaklar, ancak Millet Meclisi uygun bulduğu takdirde geçerlidir. Hiç bir şekilde, bir anlaşma ve ittifakta alenî şartlarla çelişik gizli şartlar olamaz.
Madde-34
- Kral, kanun hükümlerine uygun olarak Temsilciler Meclisi seçimlerinin yerine getirilmesi için emirler yayınlar.
- Kral, Millet Meclisini toplantıya çağırır, anayasa hükümlerine uygun olarak açılışını yapar, tehir eder ve fesheder.
- Kral, Temsilciler Meclisini feshedebilir.
- Kral, Âyan Meclisini feshedebilir ya da üyelerinden birini üyelikten azledebilir.
Madde-35
Kral, başbakanı atar, görevden alır, istifasını kabul eder. Başbakanın uygun görmesiyle bakanları atar, görevden alır ve istifalarını kabul eder
Madde-36
Kral, Âyan Meclisi üyelerini atar ve onlar arasından Âyan Meclisi başkanını atar ve istifalarını kabul eder.
Madde-37
- Kral, sivil ve askerî rütbeler, nişanlar ve diğer şeref pâyeleri oluşturur, verir ve geri alır. Bu yetkisini özel bir kanunla başkasına devredebilir.
- Para, kanunu uygulama çerçevesinde kral adına basılır.
Madde-38
Kral, özel af ve ceza indirimi hakkına sahiptir. Ancak, genel af özel bir kanunla kararlaştırılır.
Madde-39
İdam hükmü ancak kralın onayından sonra uygulanır. Bu türden tüm hükümler, Bakanlar Kurulu görüşü eklenerek sunulur.
Madde-40
Kral, yetkilerini Krallık Kararnâmesiyle yerine getirir. Krallık Kararnâmesi, başbakan ve bakan veya ilgili bakanların imzasını taşır. Kral uygun bulduğunu, imzasını, mezkur imzaların yukarısına atmakla gösterir.
İkinci Kısım
Bakanlar
Madde-41
Bakanlar Kurulu, başbakanın başkanlığında, kamu yararı ve ihtiyaca göre gerekli sayıda bakandan oluşur.
Madde-42
Ürdün vatandaşı olmayan bakanlık makamını üstlenemez.
Madde-43
Başbakan ve bakanlar görevlerine başlamadan önce kral önünde aşağıdaki yemini ederler:
“Krala sadık kalacağıma, anayasayı gözeteceğime, millete hizmet edeceğime, bana yüklenen sorumlulukları dürüstlükle yerine getireceğime dair Yüce Allaha yemin ederim”.
Madde-44
Bakan, alenî bir müzayede ile dahi olsa, devlet arazisini satın alamaz veya kiralayamaz. Aynı şekilde, bakanlığı esnasında, herhangi bir şirketin yönetim kurulu üyesi olamaz, mali ve ticari herhangi bir faaliyete katılamaz, herhangi bir şirketten maaş alamaz.
Madde-45
Bakanlar Kurulu, anayasa veya diğer yasal düzenlemeler uyarınca diğer herhangi bir şahsın veya heyetin yetkilendirildiği işler hariç, devletin iç ve dış tüm işlerinin yönetim sorumluluğunu üstlenir.
Başbakan, Bakanlar ve Bakanlar Kurulunun yetkileri, Bakanlar Kurulunun yaptığı ve kral tarafından onaylanan tüzüklerle belirlenir
Madde-46
Bakan, atanma kararnâmesinde belirtiliş şekline göre, bir veya daha fazla bakanlık işleriyle görevlendirilebilir.
Madde-47
- Bakan, bakanlığıyla ilgili bütün işlerin idaresinden sorumludur. Yetki alanı dışındaki herhangi bir meseleyi başbakana arz eder.
- Başbakan, sorumluluk alanı ve yetkileri dahilinde hareket eder. Diğer işleri, hakkında gerekli kararları almak üzere Bakanlar Kuruluna havale eder.
Madde-48
Başbakan ve bakanlar, Bakanlar Kurulu kararlarını imzalar. Bu kararlar, Anayasa veya herhangi bir kanunî düzenlemece öngörülmesi yada bir tüzük tarafından zorunlu görülmesi hallerinde onay için krala arz edilir. Bu kararlar, Başbakan ve bakanlarca, yetki sahaları dahilinde uygulanır.
Madde-49
Kralın sözlü veya yazılı emirleri bakanları sorumluluktan kurtarmaz.
Madde-50
Başbakanın istifası veya azli durumunda bütün bakanlar istifa etmiş veya azledilmiş kabul edilir.
Madde-51
Başbakan ve bakanlar, Temsilciler Meclisi önünde devletin genel siyasetinden ortaklaşa sorumlu oldukları gibi, her bakan da, Temsilciler Meclisi önünde bakanlığının işlerinden sorumludur.
Madde-52
Başbakan veya Temsilciler ya da Âyan Meclisinin birinde üye olan bir bakan, üyesi olduğu mecliste oylama hakkına, meclislerin her ikisinde de konuşma hakkına sahiptir. Ancak, iki meclisin herhangi birinde üye olmayan bakanlar, oylama hakkı olmaksızın her iki mecliste de konuşma hakkına sahiptir. Bakanlar veya onlara vekalet edenler, her iki mecliste konuşmada, diğer üyelere öncelik hakkına sahiptir. Bakanlık maaşı alan bir bakan, aynı zamanda iki meclisin herhangi birinden üyelik ödeneği alamaz.
Madde-53
- Hükümet veya bakanlardan biri hakkında Temsilciler Meclisi önünde güven oylamasına gidilebilir.
- Meclis, üye sayısının mutlak çoğunluğuyla hükümet hakkında güvensizlik oyu verirse hükümetin istifa etmesi gerekir.
- Güvensizlik kararı bakanlardan biriyle ilgili olursa, bakan makamından çekilir.
Madde-54
- Hükümet veya herhangi bir bakan hakkında güvenoyu oturumu, başbakan veya en az on Temsilciler Meclisi üyesinin imzalı talebi üzerine yapılır.
- Güven oylaması, Bakanlar kurulu veya ilgili bakanın talebi üzerine on günü aşmamak üzere bir kez ertelenebilir. Bu süre esnasında Meclis feshedilemez.
- Her yeni hükümet, meclis toplantı halinde ise, kuruluşundan itibaren bir ay içinde Temsilciler Meclisine hükümet programını sunar ve bu program hakkında güvenoyu ister. Meclis toplantı halinde değil veya feshedilmişse, Kraliyet Beyanı bu maddedeki amaçlar doğrultusunda hükümet programı kabul edilir.
Madde-55
Bakanlar, görevleriyle ilgili suçlardan ötürü Meclis-i Âli önünde yargılanırlar.
Madde-56
Temsilciler Meclisi, bakanları ithâm hakkına sahiptir. İthâm kararı, Temsilciler Meclisi üyelerinin üçte iki çoğunluk oyuyla verilebilir. Meclis, üyeleri arasından, ithâmda bulunacak ve Meclis-i Âli önünde öne sürecek kişiyi belirler.
Madde-57
Meclis-i Âli, Âyan Meclisi reisi başkanlığında sekiz üyeden oluşur. Bu üyelerden üçünü, Âyan Meclisi, üyeleri arasından seçimle belirler. Beşi, en yüksek Nizamiye Mahkemesi hakimleri arasından kıdem esasına göre belirlenir ve zorunluluk halinde sayı, kıdem sırasına göre izleyen mahkeme başkanları arasından tamamlanır.
Madde-58
Meclis-i Âli, işlenen suçların düzenlenmiş olması durumunda yürürlükteki Ceza Kanununu, ceza kanununun o suçları düzenlemediği durumlarda, bakanların sorumluluğunu gerektiren suçları düzenleyen özel kanunu belirler.
Madde-59
Meclis-i Âli’nin hükümleri ve kararları altı oy çoğunluğuyla verilir.
Madde-60
Meclis-i Âli, bakanların yargılanmasında izleyeceği usulü, bu amaçla yayınlanacak özel kanuna kadar kendisi belirler.
Madde-61
Temsilciler Meclisince itham edilen bakan, Meclis-i Âli hakkında karar verinceye kadar görevinden çekilir. Bakanın istifası, dava açılmasını veya yargılamanın sürdürülmesini engellemez.
Beşinci Bölüm
Yasama Kuvveti
Millet Meclisi
Madde-62
Millet Meclisi iki meclisten oluşur: Âyan Meclisi ve Temsilciler Meclisi.
Birinci Kısım
Âyan Meclisi
Madde-63
Âyan Meclisi, başkan da dahil olmak üzere, Temsilciler Meclisi üye sayısının yarısını geçmeyen sayıda üyeden oluşur.
Madde-64
- Bir Âyan Meclisi üyesi, anayasanın 75. maddesinde belirlenen şartlara ilaveten, şemsî takvime göre kırk yaşını tamamlamış ve aşağıdaki tabakaların birinden olmalıdır:
- Başbakanlar, Eski ve Yeni Bakanlar, Eski Büyükelçi ve Elçiler, Temsilciler Meclisi Başkanları, Temyiz Mahkemesi Reis ve Hakimleri, Nizamiye ve Şer’iyye İstinaf Mahkemeleri Reis ve Hakimleri, Tuğgeneral ve daha üst rütbedeki emekli subaylar, en az iki kere temsilci seçilen eski Temsilciler Meclisi üyeleri ve vatan ve millet için çalışma ve hizmetlerinde halkın güven ve itimadını kazanmış benzeri şahıslar.
Madde-65
- Âyan Meclisinde üyelik süresi dört yıldır. Üyelerin tayini her dört yılda bir yenilenir. Üyelerden süresi bitenler tekrar tayin edilebilir.
- Âyan Meclisi başkanının süresi iki yıldır. Tekrar tayin edilebilir..
Madde-66
- Âyan Meclisi, Temsilciler Meclisi toplandığında toplanır. Her iki meclisin toplanma dönemleri birdir.
- Temsilciler Meclisi feshedildiğinde, Âyan Meclisi oturumları durur.
İkinci Kısım
Temsilciler Meclisi
Madde-67
Temsilciler Meclisi, aşağıdaki ilkeleri temin eden Seçim Kanununa uygun olarak, genel, gizli ve doğrudan bir seçimle seçilmiş üyelerden oluşur:
1.Seçimin güvenliği,
2.Adayların seçim işlerini kontrol hakkı,
3.Seçmenlerin iradesini olumsuz etkileyenlerin cezalandırılması.
Madde-68
- Temsilciler Meclisinin müddeti, genel seçim sonuçlarının Resmi Gazetede ilanı tarihinden başlayan dört şemsî senedir. Kral, Krallık Kararnâmesiyle Meclisin süresini, bir yıldan az ve iki yıldan çok olmamak üzere uzatabilir.
- Seçimler, Meclis müddetinin sona erişinden itibaren dört ay içinde yapılır. Meclis süresinin bitmesine rağmen seçimler yapılamadığında veya seçimlerin yapılması herhangi bir sebeple geciktiğinde, yeni Meclis seçimi tamamlanıncaya kadar Meclis görevine devam eder.
Madde-69
- Temsilciler Meclisi, her olağan döneminin başında bir şemsî sene için başkanını seçer. Süresi sona eren başkan tekrar seçilebilir.
- Meclis, olağanüstü bir dönemde başkanı olmadığı halde toplandığında, ilk normal dönemde süresi bitecek bir başkan seçer.
Madde-70
Bir Temsilciler Meclisi üyesi, anayasanın 75. maddesinde belirlenen şartlara ilâveten, şemsî takvimle otuz yaşını tamamlamış olmalıdır.
Madde-71
Temsilciler Meclisi, üyelerinin temsilciliğinin geçerliliğine karar verme hakkına sahiptir. Her seçmen, bölgesindeki seçimlerin sonuçlarının ilanı tarihinden itibaren onbeş gün içinde Meclis Sekreterliğine itiraz edebilir. İtirazda, itiraz edilen temsilciliğin geçerli olmadığının kanuni sebepleri belirtilir. Meclis üyelerinin üçte iki çoğunluğuyla karar verilmesi durumunda temsilcilik geçersiz sayılır.
Madde-72
Temsilciler Meclisi üyelerinden herhangi birisi Meclis başkanına sunacağı bir yazıyla istifa edebilir. Meclis başkanı bu istifayı, kabul veye reddine karar verilmek üzere Meclise sunar.
Madde-73
-
Temsilciler Meclisinin feshi halinde fesih tarihinden itibaren en fazla dört ay sonra yeni Meclis olağanüstü toplanacak şekilde genel seçimlerin yapılması gerekir. Bu dönem, anayasanın 78. maddesine göre olağan bir dönem gibi kabul edilir ve uzatma ve erteleme şartları bakımından aynı madde hükümlerine tâbidir.
-
Seçimler dört ayın bitiminde gerçekleştirilmediğinde, feshedilen Meclis anayasal yetkilerini tam olarak yeniden kazanır ve sanki fesholmamış gibi derhal toplanır, yeni Meclis seçilinceye kadar çalışmalarına devam eder.
-
Bu olağanüstü dönem herhangi bir şekilde 30 Eylül’ü aşamaz. Meclis, 1 Ekim’de olağan dönemin ilk oturumunu yapabilmek için zikredilen tarihte kapanır. Olağanüstü dönem toplantısı Ekim ve Kasım aylarında gerçekleştiğinde, o zaman bu Temsilciler Meclisi için ilk olağan dönem kabul edilir.
-
Bu maddedeki 1 ve 2. fıkraya rağmen, kral, kendisiyle beraber Bakanlar Kurulunun da seçimlerin yapılmasını imkansız gördüğü beklenmedik hallerin varlığı halinde genel seçimlerin yapılmasını erteleyebilir.
-
Kral, bu maddenin 4. fıkrasında düzenlenen beklenmedik hallerin devamı halinde, Bakanlar Kurulunun kararına istinâden feshedilmiş meclise haklarını iade ederek toplantıya çağırabilir. Bu meclis, haklarını iade eden Krallık Kararnâmesinin yayınlanmasından itibaren bütün yönleriyle mevcut sayılır. Anayasal yetkilerinin tümünü kullanır ve ona, anayasanın Meclis süresi ve feshiyle ilgili hükümleri uygulanır. Meclisin bu halde toplandığı dönem, meydana geldiği tarihe bakılmaksızın ilk olağan dönemi sayılır.
-
Bakanlar Kurulu, bu maddede işaret olunan beklenmedik hallerin devam etmesine rağmen, seçim bölgelerinin en az yarısında genel seçimlerin yapılmasını mümkün görürse, kral bu bölgelerde seçimlerin yapılmasını emredebilir. Kazanan üyeler, sayılarının dörtte üçü çoğunluğuyla toplanmak, seçimin en az üçte iki çoğunlukla gerçekleşmesi ve anayasanın 88. maddesindeki usul ve hükümlere uygun olması şartlarıyla, seçimlerin yapılmasının mümkün olmadığı üye sayısının yarısını geçmeyen diğer seçim bölgelerinde seçimi üstlenir. Kazanan üyeler ve bu fikra uyarınca seçilen üyeler, o seçim bölgelerinde üyelerin kalanını bu fıkrada beyan olunan hükümler uyarınca seçerler.
Madde-74
Temsilciler Meclisinin feshedildiği bir sebeple yeni meclis feshedilemez. Seçimde aday olmaya karar veren bakanın adaylık başlangıcından en az on beş gün önce istifa etmesi gerekir.
Üçüncü Kısım
Her İki Meclisle İlgili Ortak Hükümler
Madde-75
1. Âyan ve Temsilciler Meclisinde üye olamaz:
a.Ürdünlü olmayan,
b.Yabancı vatandaşlığı ve himayesinde olan,
c.İflasdan dolayı mahkum olup hukuken itibarını elde edemeyen,
d.Hukuken kısıtlı olup bu hal kendisinden kaldırılmayan,
e.Siyasi olmayan bir suçla bir yıldan fazla hapisle mahkum olup ondan affa uğramamı olan,
f.Mülk ve arazi kiralama akitleri haricindeki bir akitle devlet dairelerinden maddi menfaat temin eden kişi. Bu hüküm, azası on kişiden fazla olan bir şirkette hissedar olanlar için uygulanamaz,
g.Deli veya akıl zayıfı olan kişi,
h.Özel bir kanunla belirlenen derecede kralın akrabalarından olan kişi.
2. Âyan ve Temsilciler Meclisi’nin herhangi bir üyesi, üyeliği esnasında veya seçimden sonra, geçen fıkrada düzenlenen uygunsuzluk hallerinden herhangi birisine duçar olur ise, mensup olduğu meclis üyelerinin üçte iki çoğunluk kararıyla üyeliği düşer ve yeri boşalır. Karar, Âyan Meclisinden sâdır olduğunda onay için krala sunulur.
Madde-76
Anayasanın 52. maddesindeki hükümler göz önünde bulundurularak, Âyan veya Temsilciler Meclisi üyeliği ile kamu görevinin aynı kişide bir arada toplanması mümkün değildir. Kamu görevi ile, belediye daireleri de dahil kişinin maaşını devlet hazinesinden elde ettiği her görev kastedilir. Aynı şekilde, aynı kişide Temsilciler Meclisi üyeliği ile Âyan Meclisi üyeliği bir arada toplanamaz.
Madde-77
Anayasanın Temsilciler Meclisinin feshi ile ilgili düzenlemesi göz önünde bulundurarak, Millet Meclisi, süresinin her yılı içinde bir olağan dönem toplanır.
Madde-78
- Kral, olağan dönemde Millet Meclisini, her sene Ekim ayının ilk günü; Ekim ayının ilk günü resmi tatil olduğunda, onu takip eden ve resmi tatil olmayan ilk gün toplantıya davet eder. Bununla beraber, kral, Millet Meclisinin toplanmasını iki aylık bir süreyi geçmemek kaydıyla Resmi Gazetede yayınlanan Krallık Kararnâmesiyle ve Kararnâmede belirlenen süre boyunca erteleyebilir.
- Millet Meclisi, geçen fıkra gereğince toplantıya davet edilmediğinde, sanki ona göre davet edilmiş gibi kendiliğinden toplanır.
- Millet Meclisinin olağan dönemi geçen iki fıkra uyarınca toplantıya davet edildiği tarihte başlar. Bu olağan dönem, kral Temsilciler Meclisini o sürenin bitiminden önce feshetmedikçe, dört ay sürer. Kral, olağan dönemi, yapılması gereken işler dolayısıyla üç ayı geçmeyecek şekilde başka bir tarihe uzatabilir. Dört ay veya herhangi bir uzatma bitiminde, kral zikredilen dönemi kapatır.
Madde-79
Kral, Millet Meclisinin olağan dönemini, ortak toplanan iki meclis önünde Krallık Hitabını yapmakla açar. Kral, başbakanı veya bakanlardan birini açılış merasimini gerçekleştirmek ve Krallık Hitabını yapmakla vekil kılabilir. Buna mukabil her meclis, cevabî nitelik içeren bir yazı takdim eder.
Madde-80
- Âyan ve Temsilciler Meclisinin her bir üyesi göreve başlamadan önce, meclisinin önünde, metni şu olan yemini eder:
- “Krala ve vatana sadık kalacağıma, anayasayı gözeteceğime, millete hizmet edeceğime ve bana yüklenen sorumlulukları hakkıyla yerine getireceğime dair Yüce Allaha yemin ederim”.
Madde-81
- Kral, Krallık Kararnâmesi ile Millet Meclisi oturumlarını sadece üç kez erteleyebilir. Meclis toplantısı 78. maddenin 1. fıkrası uyarınca ertelenmiş olduğunda, iki kez ertelemede bulunabilir. Bununla beraber, uzatma süresi dahil erteleme müddetlerinin bir olağan dönem esnasında iki ayı geçmemesi gerekir. Dönem süresi hesabında bu erteleme süreleri gözönüne alınmaz.
- Âyan ve Temsilciler Meclisinden her biri iç tüzüklerine uygun olarak, oturumlarını bazen erteleyebilir.
Madde-82
- Kral, zaruret halinde Millet Meclisini, davet olunduğunda her bir oturumda Krallık Kararnâmesinde açıklanan belirli işleri kararlaştırmak üzere süresi belirli olmayan olağanüstü oturumlar yapmak için toplanmaya davet edebilir. Olağanüstü oturum Krallık Kararnâmesiyle kapanır.
- Temsilciler Meclisinin mutlak çoğunluğunun, ele alınmasını istedikleri konuların belirtildiği imzalı dilekçe ile talepte bulunmaları halinde, kral, Millet Meclisini olağanüstü toplantıya davet eder.
- Millet Meclisi herhangi bir olağanüstü toplantıda, gereğince toplandıkları Krallık Kararnâmesinde belirlenen işler dışında bir konuyu müzâkere edemez.
Madde-83
Meclislerden her biri çalışmalarını yapmak ve düzenlemek için içtüzük çıkarır. Bu içtüzükler onay için krala arz olunur.
Madde-84
- Meclislerden herhangi birinin oturumu meclis üyelerinin üçte ikisi hazır olmadıkça kanunî sayılamaz. Meclis üyelerinin mutlak çoğunluğu hazır bulunduğu sürece, oturum kanunî olmaya devam eder.
- Meclislerden her biri, Anayasanın aksini düzenlemesi dışında, başkan hariç hazır olan üyelerinin oyçokluğuyla karar alır. Oyların eşitliği durumunda, başkan, oyunu kullanır.
- Oylama, anayasaya, hükümet yada bakanlardan birinin güvenoylamasına ilişkin olduğunda; oyların, üyelerin adları okunmak suretiyle yüksek sesle verilmesi gerekir.
Madde-85
Meclislerden her birinin oturumları alenîdir. Ancak, hükümet veya üyelerden beşinin talebi üzerine gizli oturumlar yapılabilir. Meclis, yapılan talebin kabulü veya reddini kararlaştırır.
Madde-86
- Âyan ve Temsilciler Meclisinin herhangi bir üyesi; alıkonması veya yargılanması için yeterli sebep olduğuna mensup olduğu meclis tarafından mutlak çoğunlukla karar verilmedikçe veya cinayet niteliğindeki bir suçtan suçüstü halinde yakalanmadıkça, meclisin toplantıda olduğu süre boyunca alıkonamaz ve yargılanamaz. Suçüstü yakalanma durumunda meclisin derhal bilgilendirilmesi gerekir.
- Bir üye, Millet Meclisinin toplantı halinde olmadığı bir esnada herhangi bir sebeple tutuklanırsa, başbakan, bu üyenin mensup olduğu meclisin oturumu esnasında gerekli açıklamayla birlikte alınan tedbirleri haber verir.
Madde-87
Âyan ve Temsilciler Meclisinin herbir üyesi, mensup oldukları meclisin içtüzükleri dahilinde tam bir konuşma ve ifade hürriyetine sahiptir. Üye, herhangi bir oylama, düşünce açıklaması yada meclis oturumları esnasında yaptığı bir konuşma sebebiyle kınanamaz.
Madde-88
- Âyan ve Temsilciler Meclisi üyelerinden birinin yeri, vefat, istifa yada bunlar dışındaki sebeplerle boşalırsa; yerin boşaldığının meclisçe hükümete bildirildiği tarihten itibaren iki ay içerisinde, âyan ise tayin yoluyla, temsilci ise ara seçim yoluyla doldurulur. Yeni üyenin üyeliği, yerine geçtiği üyenin süresinin sonuna kadar devam eder.
- Herhangi bir sebeple bir seçim bölgesinde Temsilciler Meclisi üyelerinden birinin yeri boşaldığında ve Bakanlar Kurulu o yerin doldurulması için ara seçimin yapılmasını imkansızlaştıran beklenmedik hallerin varlığını gördüğünde, Temsilciler Meclisi, bildirilme tarihinden itibaren bir ay içinde üyelerinin mutlak çoğunluğuyla, o seçim bölgesi halkı arasından anayasa hükümlerine uygun düşen bir kimseyi uygun gördüğü bir usulle o yeri doldurmak için üye olarak seçer.
Madde-89
- Âyan ve Temsilciler Meclisinin, anayasanın 34, 79 ve 92. maddelerindeki hükmüyle ortak toplanma hallerine ilâveten, başbakanın talebi halinde her iki meclis birlikte toplanır.
- İki meclis birlikte toplandığında, başkanlığı, Âyan Meclisi başkanı üstlenir.
- Ortak Meclis oturumları, meclislerden her birinin üyelerinin mutlak çoğunluğu hazır bulunmadıkça kanunî değildir. Oyların eşit olması durumunda oyunu kullanması gereken başkan hariç, kararlar, hazır bulunanların oyçokluğuyla alınır.
Madde-90
Mensup olduğu meclisin kararı hariç, bir kimse, Âyan ve Temsilciler Meclisi üyeliğinden çıkarılamaz. Anayasa ve seçim kanununda belirlenen üyelik düşüşü ve üyelikte toplanmaması gerekli haller dışında, üyelikten çıkarma kararı, meclisi oluşturan üyelerin üçte iki çoğunluğuyla alınır. Çıkarma, Âyan Meclisi üyesi ile ilgili olduğunda, meclis kararı onay için krala sunulur.
Madde-91
Başbakan her kanun tasarısını, tasarıyı kabul, değiştirme veya red hakkına sahip olan Temsilciler Meclisine sunar. Her halde, tasarı Âyan Meclisine sunulur. Tasarı ancak iki meclisin kabulü ve kralın onayı ile kanunlaşır.
Madde-92
Meclislerden biri herhangi bir kanun tasarısını iki kez reddeder ve diğeri onu değiştirerek veya değiştirmeksizin kabul ederse, iki meclis, ihtilaf konularını görüşmek üzere Âyan Meclisi reisi başkanlığında ortak bir oturumda toplanır. Ortak mecliste tasarının kanunlaşabilmesi için, hazır bulunan üyelerin üçte iki çoğunluğuyla kabul edilmesi gerekir. Tasarı yukarıda açıklandığı şekilde reddedilirse, aynı dönem içinde meclise ikinci kez sevk olunamaz.
Madde-93
- Âyan ve Temsilciler Meclisince kabul edilen her kanun tasarısı kralın onayına sunulur.
- Daha sonra yürürlüğe gireceğine dair özel bir hüküm bulunmadıkça, kanun, kral tarafından onaylanıp Resmi Gazetede yayınlandıktan 30 gün sonra yürürlüğe girer.
- Kral, bir kanunu onaylamadığında, kanunun kendisine arz edildiği tarihten itibaren altı ay içinde onamama sebepleriyle birlikte meclise iade edebilir.
- Kral tarafından, yukarıdaki fıkrada beyan edilen süre içerisinde, anayasa hariç herhangi bir kanun tasarısı iade edilir ve Âyan ve Temsilciler Meclisinin her birini oluşturan üyelerin üçte ikisinin muvafakatiyle ikinci kez kabul edilirse kral kanunu onaylar. Bu maddenin 3. fıkrasında belirlenen sürede, kanun onaylanarak iade edilmediği takdirde, tasdik olunarak yürürlüğe girmiş kabul edilir. Üçte iki çoğunluk elde edilemediğinde, tasarı bu yasama dönemi içerisinde ele alınamaz. Ancak, Millet Meclisi bu tasarıyı sonraki olağan dönemde tekrar ele alabilir.
Madde-94
Millet Meclisi toplantı halinde olmadığında veya feshedilmiş olduğunda, geciktirilmesi mümkün olmayan zorunlu tedbir alınması gerekliliğinde veya ertelenmesi mümkün olmayan acil gider harcamalarında, kralın uygun görmesiyle Bakanlar Kurulu geçici kanunlar çıkarabilir. Anayasa hükümlerine aykırı olmaması gereken bu geçici kanunlar, ilk toplantısında meclise arzedilmek kaydıyla kanun kuvvetindedir. Meclis bu kanunlara rıza gösterebilir veya değiştirebilir. Ancak, Meclis onu reddettiğinde, kralın uygun görmesiyle Bakanlar Kurulu onun hükümsüzlüğünü hemen ilan eder. Bu kanunlar, bu ilan tarihinden itibaren, sözleşmeleri ve müktesep hakları etkilememek kaydıyla yürürlükten kalkar.
Geçici kanunların yürürlükleri, anayasanın 93. maddesinin 2. fıkrası gereği normal kanunların yürürlükte olma biçimi gibidir.
Madde-95
- Âyan ve Temsilciler Meclisinin on veya daha fazla üyesi kanun teklifinde bulunabilir. Her teklif görüşü alınmak üzere meclis ihtisas komisyonuna gönderilir. Meclis teklifin kabulüne karar verdiğinde, onu kanun taslağı şekline getirmesi ve o dönem veya sonraki yasama dönemi içerisinde meclise sunması için Bakanlar Kuruluna havale eder.
- Âyan ve Temsilciler Meclisi üyelerince geçen fıkra uyarınca sunulan kanun teklifleri meclis tarafından reddedildiğinde o dönem içerisinde tekrar sunulamaz.
Madde-96
Âyan ve Temsilciler Meclisi üyelerinden herhangi birisi bağlı olduğu meclisin içtüzük düzenlemesine uygun olarak, bakanlara sorular yöneltebilir ve kamusal olaylarla ilgili olarak haklarında gensoru verebilir. Gensoru, acil durum ve ilgili bakanın sürenin kısaltılmasını uygun görmesi hariç, bakana ulaşmasından itibaren sekiz gün geçmedikçe müzâkere edilemez.
Altıncı Bölüm
Yargı Kuvveti
Madde-97
Hakimler bağımsızdır. Yargı görevinde, kanun dışında otoriteye tâbi değildirler.
Madde-98
Nizamiye ve Şer’iye Mahkemeleri hakimleri, kanun hükümlerine göre Krallık Kararnâmesiyle atanır ve azledilirler.
Madde-99
Mahkemeler üç çeşittir:
1.Nizâmiye Mahkemeleri,
2.Dîni Mahkemeler,
3.Özel Mahkemeler.
Madde-100
Mahkemelerin çeşitleri, dereceleri, kısımları, yetkileri ve yönetim usulü, Yüksek Adalet Mahkemesi kurulmasını da düzenleyen özel bir kanunla belirlenir.
Madde-101
- Mahkemeler herkese açıktır, işlerinde müdahaleden korunmuştur
- Mahkeme oturumları, mahkemenin, kamu düzeni ve adabı gözeterek gizliliğine karar vermesi dışında alenîdir.
Madde-102
Nizamiye Mahkemeleri, Hâşimî Ürdün Krallığında yargı yetkilerini; yargı yetkisinin anayasa veya yürürlükteki herhangi bir yasal düzenlemeyle dini mahkemelere veya özel mahkemelere devredildiği konular hariç, devletin açtığı ve devlete karşı açılan davalar da dahil olmak üzere bütün medenî ve ceza yasaları kapsamındaki konularda, bütün şahıslara karşı uygular.
Madde-103
- Nizamiye mahkemeleri, hukuki ve cezai yargıdaki yetkilerini, ülkede yürürlükte olan kanun hükümleri uyarınca yerine getirir. Ancak, yabancıların ahvâl-i şahsiye meselelerinde veya uluslararası uygulamadaki geleneğin diğer ülke kanununun uygulanmasını kabul ettiği ticari ve hukuki meselelerde, o kanunda düzenleniş şekliyle kanun yürürlüktedir.
- Ahvâl-i şahsiye meseleleri kanunla belirlenir ve Müslüman gruplar soz konusu olduğunda kanun gereği tek başına Şer’iye Mahkemesi yargılama yetkisine sahiptir.
Madde-104
Dini Mahkemeler şu şekilde taksim edilmiştir:
1.Şer’iye Mahkemeleri,
2.Diğer Dîni Topluluk Meclisleri.
Madde-105
Şer’iye Mahkemeleri, özel kanunları uyarınca aşağıdaki meselelerde tek başına yargı yetkisine sahiptir:
- Müslümanların ahvâl-i şahsiye meselelerinde,
- Her iki tarafın Müslüman olduğu veya onlardan biri gayrimüslim olup iki tarafın şer’iye mahkemesinin yargı yetkisine razı olduğu diyet davalarında,
- İslami vakıflarla ilgili işlerde.
Madde-106
Şer’iye Mahkemeleri yargılamalarında şer’i şerif hükümlerini uygular.
Madde-107
İslâmî vakıfların işlerinin tanzim usulü, mâlî işlerinin yönetimi ve benzeri diğer işleri özel kanunla belirlenir.
Madde-108
Dini Topluluk Meclisleri, gayrimüslim olarak bilinmiş olan veya devletin Hâşimî Ürdün Krallığında kurulu olarak tanıdığı Dini Topluluk Meclisleridir.
Madde-109.
- Dini Topluluk Meclisleri, kendisiyle ilgili yayınlanan özel kanun hükümlerine göre oluşur. Bu kanunlarda, ahvâl-i şahsiye meseleleri ve ilgili topluluk yararına kurulan vakıflarla ilgili zikredilen meclislerin yetkileri belirlenir. Bu toplulukların ahvâl-i şahsiye meseleleri, şer’iye mahkemeleri kapsamındaki Müslümanlar için olan ahvâl-i şahsiye meseleleridir.
- Dini Topluluk Meclislerinin uyması gereken esaslar zikredilen kanunlarda belirlenir.
Madde-110
Özel mahkemeler yargı yetkilerini, kendileriyle ilgili özel kanun hükümlerine göre yerine getirir.
Yedinci Bölüm
Mâli İşler
Madde-111
Vergi ve resim ancak kanunla konabilir. Maliye hazinesinin, devlet dairelerinin fertler için gerçekleştirmiş oldukları hizmetler mukabilinde veya fertlerin devlet mallarından yararlanmaları karşılığında talep ettiği ödeme türleri o ikisi cümlesinden değildir. Devlet vergi koymada, eşitlik ve sosyal adalet düşüncesi ile tedrici vergilendirme ilkesini ve yükümlülerin edâ güçlerini ve devletin gelir ihtiyacını aşmamayı gözetir.
Madde-112
- Genel bütçe kanun tasarısı, anayasa hükümlerine uygun olarak incelenmesi için mâli yılın başlangıcından en az bir ay önce Millet Meclisine sunulur.
- Genel bütçe, bölüm bölüm oylanır.
- Genel bütçenin gider bölümündeki herhangi bir meblağın bir bölümden diğerine nakli ancak kanunla mümkündür.
- Millet Meclisi, genel bütçe kanunu tasarısı veya bütçeyle ilgili geçici kanunların müzâkeresi sırasında kamu yararına uygun gördüğü takdirde bölümlerde giderleri azaltabilir, ancak ne değiştirme usulüyle ne de ayrı olarak sunulan önergeyle bu giderlerde artış sağlayamaz. Fakat, müzâkereler bittikten sonra yeni giderler oluşturacak kanun teklifinde bulunulabilir.
- Genel bütçe görüşmeleri esnasında, mevcut bir vergiyi kaldıran, yeni bir vergi yükleyen veya yürürlükteki mali kanunların getirdiği vergileri azaltma veya artırma şeklinde değiştirme kapsayan teklifler kabul edilemez. Sözleşmelerle ilişkili gelir veya gider değişiklikleriyle ilgili herhangi bir teklif de kabul edilemez.
- Her mali yıl için takdir edilen devletin gelir ve giderleri genel bütçe kanunu ile onaylanır. Ancak mezkûr kanun, bir seneden daha fazla bir süre için belirli miktarların tahsisini düzenleyebilir.
Madde-113
Yeni mali yıl öncesi bütçe kanununun kararlaştırılması mümkün olmadığında, geçen yılın bütçesi her ay için 1/12 ile orantılı olarak temel alınarak aylık harcamalar devam eder.
Madde-114
Bakanlar Kurulu kralın uygun görmesiyle, ödeneklerin denetimi, kamusal sermayenin harcanması ve devlet stoklarının düzenlenmesi ile ilgili olarak tüzükler koyabilir.
Madde-115
Vergiler ve diğer devlet gelirlerinden tahsil olunanların tümü, kanunda aksi düzenlenmedikçe, mâliye hazinesine ulaştırılır ve devlet hazinesine dahil edilir. Genel hazine mallarından herhangi bir kısmı, bir kanun olmaksızın, tahsis edilemez ve de herhangi bir amaçla harcanamaz.
Madde-116
Kralın tahsisatı genel gelirden ödenir ve genel bütçe kanununda belirlenir.
Madde-117
Madenler, mineraller veya kamu hizmetlerinin işletilmesi ile ilgili herhangi bir hak bahşedilmesini öngören bir ayrıcalık kanunla kararlaştırılır.
Madde-118
Bir kimse, kanunda belirlenen haller dışında vergi ve resim ödemekten muaf tutulamaz.
Madde-119
- Devletin gelir ve giderlerini ve harcama usullerini denetlemek üzere, kanunla bir Divân-ı Muhasebe kurulur:
- Divân-ı Muhasebe, Temsilciler Meclisine, her olağan dönem başlangıcında veya Temsilciler Meclisinin talep ettiği herhangi bir zamanda; görüş ve düşüncelerini, işlenen ihlâlleri ve doğan sorumluluğu içeren genel bir rapor sunar.
- Kanun Divân-ı Muhasebe başkanının dokunulmazlığını düzenler.
Sekizinci Bölüm
Genel Maddeler
Madde-120
Hâşimî Ürdün Krallığı’nda idari taksimat, devlet dairelerinin teşkilâtı, dereceleri, isimleri, idâre usulleri, görevlilerin tayin şekli, azilleri, denetlenmeleri, yetkileri ve yetki alanlarının sınırları kralın uygun görmesiyle Bakanlar Kurulunun yayınlayacağı tüzüklerle belirlenir.
Madde-121
Belediye ve mahallî meclislerin işleri, belediye veya mahallî meclisler tarafından özel kanunlara uygun olarak yerine getirilir.
Madde-122
Anayasanın 57. maddesinde düzenlenen Meclis-i Âlî, Bakanlar Kurulu veya Millet Meclisinden birinin mutlak çoğunluğu tarafından alınan bir kararla talep edildiğinde anayasa hükümlerini yorumlama yetkisine sahiptir. Bunlar, Resmi Gazetede yayınlandıktan sonra yürürlüğe girer.
Madde-123
- Divân-ı Hâs, mahkemeler tarafından yorumlanmamış olan herhangi bir kanun metnini başbakanın talep etmesi durumunda yorumlama yetkisine sahiptir.
- Divân-ı Hâs, en yüksek nizamiye mahkemesi reisi başkanlığında, onun iki üye hakiminden, Bakanlar Kurulunun belirlediği bir yüksek idare görevlisinden ve onlara, talep olunan yorumla ilgili bakanın görevlendireceği yüksek bakanlık görevlisi bir üyenin eklenmesinden oluşur.
- Divân-ı Hâs, kararlarını çoğunluk oyuyla alır.
- Divân-ı Hâs’ın almış olduğu kararlar Resmi Gazetede yayınlanır ve kanun gücündedir.
- Kanunların yorumlanmasıyla ilgili diğer meselelerin tümü, alışılagelmiş olduğu üzere, bahis konusu olmaları durumunda mahkemelerce kararlaştırılır.
Madde-124
Vatanın savunmasını gerektiren acil bir durum meydana geldiğinde Savunma Kanunu adıyla bir kanun yayınlanır. Kanun gereğince kanunun belirlediği bir şahsa, vatanın savunmasını temin için devletin normal kanunlarının durdurulması yetkisi dâhil zaruri tedbirleri alma ve uygulama yetkisi verilir. Savunma Kanunu, Bakanlar Kurulunun kararına dayanarak Krallık Kararnâmesiyle ilan edildiğinde yürürlüğe girer.
Madde-125
Önemli bir acil durum meydana geldiğinde, anayasanın geçen maddesi uyarınca göz önüne alınan tedbir ve uygulamalar ülkenin savunması için yeterli olmadığında, kral, Bakanlar Kurulu kararına dayanarak Krallık Kararnâmesiyle ülkenin tümünde veya bir kısmında sıkıyönetim ilan edebilir.
Sıkıyönetim ilan edildiğinde, kral Krallık Kararnâmesiyle, yürürlükte olan herhangi bir kanun hükmünü göz önüne almaksızın ülkenin savunması amacıyla gerekli olan talimatlar yayınlayabilir. Bu talimatlar, kendilerine görevler yükleyen kanun hükümlerinden kaynaklanan kanunî sorumluluk dolayısıyla, sorumluluklarını kaldıran özel bir kanun çıkarılıncaya kadar, mevcut bütün vatandaşlara uygulanır.
Madde-126
- Bu anayasada kanun tasarıları ile ilgili olarak belirlenen esaslar anayasa değişiklik tasarıları hakkında da uygulanır. Anayasa değişiklik tasarıları, Âyan ve Temsilciler Meclisinin her birinin üyelerinin üçte iki çoğunluğuyla kabul edilmelidir. Anayasanın 92. maddesine uygun olarak iki meclisin toplanması durumunda, değişikliğin, her meclisi oluşturan üyelerin üçte iki çoğunluğuyla kabul edilmesi gerekir. Her iki halde değişiklik tasarısı kral tarafından onanmadıkça yürürlükte sayılmaz.
- Vesayet müddeti boyunca, kralın hakları ve verasetiyle ilgili anayasada değişiklik yapılamaz.
Madde-127
Ordunun görevi vatanın savunması ve güvenliğiyle sınırlıdır:
Askere alma usulü, ordu teşkilatı ve ordu personelinin hakları ve görevleri kanunla belirlenir.
Jandarma ve polisin teşkilat ve yetki alanları kanunla belirlenir.
Dokuzuncu Bölüm
Kanunların Yürürlüğü ve İlgalar
Madde-128
Bu anayasanın yürürlüğü esnasında Hâşimî Ürdün Krallığı’nda yürürlükte olan tüm kanunlar, tüzükler ve diğer yasama işlemleri, yasama tarafından sâdır olan bir işlemle ilga edilinceye veya değiştirilinceye kadar yürürlükte kalmaya devam eder.
Madde-129
- 7 Aralık 1946 tarihli Ürdün Anayasası değişiklikleriyle birlikte ilga edilmiştir.
- 1922 tarihli mersûm Filistin Anayasası değişiklikleriyle birlikte ilga edilmiştir.
Geçen iki fıkrada düzenlenen ilgalar, bu anayasa hükümlerinin yürürlüğünden önceki herhangi bir kanunun, kanun gereğince sâdır olan bir tüzüğün veya kanun ve tüzük gereğince uygulanan bir şeyin geçerliliğini etkilemez.
Madde-130
Bu anayasa hükümleri Resmi Gazetede yayınlandığı tarihten itibaren yürürlüğe girer.
Madde-131
Bakanlar Kurulu anayasa hükümlerinin uygulanmasını üstlenir.