Köy Enstitüleri Kanunu, 17 Nisan 1940 tarihinde 3803 sayılı yasa olarak mecliste kabul edilmiş ve 22 Nisan 1940 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Yasa ile 1936 yılında başlanan eğitmen projesi, Köy Enstitüsü projesine dönüştürülmüştür.
Köy Enstitüleri Kanunu’nda bu kurumların amacı, köy öğretmeni ve köye yönelik diğer mesleklerde eğitilmiş elemanlar yetiştirmek olarak açıklanmıştır.
19 Haziran 1942 tarihinde, aynı çerçevede 4274 Sayılı Köy Okulları ve Enstitüleri Teşkilat Kanunu yasalaşmış ve 25 Haziran 1942’de resmi gazetede yayınlanmıştır. Bu yasa ile, enstitülerin yapılanmasının hukukî temelleri tamamlanmıştır.
Köy Enstitüleri’nin Kuruluşu ve Eğitim Şekli
Köy Enstitüleri, okuma yazma oranının düşük olması, nüfusun ezici çoğunluğunun köylerde yaşaması, Anadolu’da büyük bir okul ve öğretmen eksikliği olması nedeniyle kurulmuştur. Projenin hazırlanması, Cumhuriyet Halk Partisi’nin 1931 ve 1935 kurultaylarında alınan kararlar doğrultusunda oluşturulan eğitmen projesine dayanmaktadır. İlk eğitmen kursu 1936-1937 öğretim yılında Eskişehir Çifteler’de başlatılmıştır. 3803 sayılı Köy Enstitüleri Kanunu, mevcut deneme okullarının enstitüye dönüştürülmesini ve ayrıca on yedi yeni Köy Enstitüsü açılmasını öngörmektedir.
İlkokullara öğretmen yetiştirmeyi temel amaç edinen enstitüler dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel tarafından geliştirilen çağa uygun ileri düzey bir eğitim programının parçasıdır. Karma sistemin uygulandığı Köy enstitülerinin öğretim süresi beş yıldır.
Köy enstitüsü kurulacak yerler seçilirken, tarıma uygun devlet arazisi üzerinde olması ve şehir merkezlerinin ortak noktalarında olmasına özen gösterilmiştir. Kendisine ait tarlası, bağı, besi hayvanları, arı kovanları ve atölyeleri olan ve modern tarım tekniklerinin köylü nüfusa öğretilmesini de amaçlayan Köy Enstitülerinin elde etmiş olduğu başarılarda İsmail Hakkı Tonguç’un çabaları da etkili olmuştur.
Köylerden alınan çocuklara öğretmenlik mesleğiyle birlikte demircilik, yapı ustalığı, dülgerlik; kızlar için dikiş, ev idaresi, hasta bakımı gibi pratik meslekler de öğretilmiştir. Köylerde büyümüş öğrencilere klasik müzik enstrümanları ve geleneksel sazları çalması da öğretilmiştir. Başarılı öğrenciler yüksek eğitim fırsatı elde etmiş, öğretmen olamayacak öğrenciler ise edindikleri meslek bilgisi ile köy işlerine dönmüşlerdir.
Hasan Ali Yücel’den sonra Milli Eğitim Bakanı görevini sürdüren Reşat Şemsettin Sirer Köy döneminde Köy enstitülerinin değiştirilmesi teklifleri gelmeye başlamış, İsmail Hakkı Tonguç ve ekibi, Reşat Şemsettin Sirer döneminde görevden uzaklaştırılmıştır. 1947 yılında Köy Enstitüsü müfredat programında köklü değişim olmuş, eğitmen kurslarına son verilmiş, Yüksek Köy Enstitüsü kapatılarak öğrencileri başka okullara aktarılmıştır. Demokrat Parti’nin iktidara gelmesinden sonra karma eğitime son verilerek kız öğrenciler başka okullarda toplanmış, okulların adı Köy Öğretmen Okulları olmuştur.
27 Ocak 1954 tarihinde, 6234 sayılı kanunla, Köy Enstitüleri tamamen kapatılmış; kapatılma kararı karşı devrim olarak nitelendirilmiştir.
Köy Enstitülerinin kuruldukları yerler ve kuruluş tarihleri
İzmir Kızılçullu (1937), Eskişehir Çifteler (1937), Kırklareli Kepirtepe (1938), Kastamonu Gölköy (1938), Malatya Akçadağ (1940), Samsun Akpınar (1940), Antalya Aksu (1940), Kocaeli Arifiye (1940), Trabzon Beşikdüzü (1940), Kars Cılavuz (1940), Adana Düziçi (1940), Isparta Gönen (1940), Kayseri Pazarören (1940), Balıkesir Savaştepe (1940), Ankara Hasanoğlan (1941), Konya İvriz (1941), Sivas Pamukpınar (1941), Erzurum Pulur (1942), Diyarbakır Dicle (1944), Aydın Ortaklar (1944), Van Ernis (1948)
(Resmî Gazete ile neşir ve ilâm : 22/IV/1940 – Sayı : 4491)
No. Kabul tarihi
BİRİNCİ MADDE
Köy öğretmeni ve köye yarayım diğer meslek erbabını yetiştirmek üzere ziraat işlerine elverişli arazisi bulunan yerlerde, Maarif vekilliğince Köy enstitüleri açılır.
İKİNCİ MADDE
Bu enstitülerin 1 numaralı cedvelde gösterilen maaşlı muallim ve memurları 3656 sayılı kanunun ikinci maddesine bağlı cedvelin Maarif vekilliği kısmına ilâve edilmiştir.
ÜÇÜNCÜ MADDE
Enstitülere tam devreli köy ilk okullarını bitirmiş sıhhatli ve müstaid köylü çocuklar seçilerek alınırlar.
Enstitülerin tahsil müddetleri en az beş yıldır. Öğretmen olamayacağına kanaat getirilen talebenin ayrılacağı mesleklerin tahsil müddetleri Maarif vekilliğince tos bit edilir.
DÖRDÜNCÜ MADDE
Enstitülere kabul edilenler sıhhî sebebden gayri sebeblerle müesseseden ayrıldıkları veya çıkarıldıkları takdirde okudukları müddete isabet eden masraf, kendilerinden veya kefillerinden alınır.
BEŞİNCİ MADDE
Bu müesseselerde tahsillerini bitirerek öğretmen tayin edilenler. Maarif vekilliğinin göstereceği yerlerde yirmi sene çalışmağa mecburdurlar. Mecburî hizmetlerini tamamlamadan meslekten ayrılanlar Devlet memuriyetlerine ve müesseselerine tayin edilemezler. Bu gibilerin kendilerinden veya kefillerinden müessesede bulundukları zamana aid masrafın iki misli alınır.
ALTINCI MADDE
Köy enstitülerinden mezun Öğretmenler, tayin edildikleri köylerin her türlü öğretim ve eğitim işlerini görürler. Ziraat işlerinin fennî bir şekilde yapılması için bizzat meydana getirecekleri örnek tarla, bağ ve bahçe, atölye gibi tesislerle köylülere rehberlik eder ve köylülerin bunlardan istifade etmelerini temin ederler. Bu öğretmenlerin disiplin işlerinin ne suretle görüleceği bir nizamname ile tayin edilir.
YEDİNCİ MADDE
Köy enstitülerinden mezun olan öğretmenler, ayda (20) lira ücretle Maarif vekilliğince tayin edilirler. Muvaffakiyetle hizmet görenlerin ücretleri 6 ncı ders yılı başında 30, 15 nci ders yılı başında da 40 liraya çıkarılır. Bu öğretmenlerin istihkakları üç ayda bir peşin olarak yılda dört defada ödenir, öğretmenlerin aylık ücretleri ve vazife mahalline gitme zarurî yol masrafları Maarif vekilliği bütçesinden ödenir.
SEKİZİNCİ MADDE
Köy enstitülerinden mezun olan öğretmenler hasta oldukları takdirde. 788 sayılı kanunun 84 ııcü maddesinin A, B ve C fıkralarındaki hükümlere göre, ücretlerini alırlar.
DOKUZUNCU MADDE
Köy enstitülerinden mezun öğretmenlerin fiilî askerlik hizmetleri esnasında kayıtları terkin olunmayacağı gibi kendilerine 1076 numaralı kanun mucibince asteğmenlik veya askerî memurluk tevcihine kadar almakta oldukları ücretin üçte ikisi aylık tazminat olarak verilir, Ayni öğretmenler, seferberlik, talim ve manevra gibi sebeplerle silâh altına alındıkları takdirde. 3041 numaralı kanım ahkâmına tâbi tutulurlar.
ONUNCU MADDE
Köy enstitülerinden mezun olanlara, Maarif vekilliği bütçesinden ve bir defaya mahsus olmak üzere vazifeye başladıkları ay içinde zatî teçhizat bedeli olarak (60) lira verilir.
ON BÎRÎNCÎ MADDE
Koy enstitülerinden mezun Öğretmenlere istihsale yarayıcı âletler, ıslah edilmiş tohum, çift ve irad hayvanları, cins fidan gibi istihsal vasıtaları, köy öğretmenlerinin tayin edildikleri okulların demirbaşına geçirilmek suretile Devletçe parasız olarak verilir.
ON ÎKÎNCÎ MADDE
Köy öğretmenlerinin tayin edildikleri okullara, koy hududu içindeki ziraat işlerine elverişli araziden Köy kanununa göre satın alınarak öğretmenin ve ailesinin geçimine, okul talebesinin ders tatbikatına yetecek mikdarda arazi tahsis edilir. Köyde Devlete aid arazi bulunduğu takdirde okula tahsis edilecek arazi tercihan bunlardan, ayrılır.
ON ÜÇÜNCÜ MADDE
Köy öğretmenlerinin okul namına meydana getirdikleri her türlü işletmelerdeki mahsul, hayvan ve binalar kuraklık, sel, yangın, çok hasar yapan nebat ve hayvan hastalıkları ve bilûmum cevvî hâdiseler gibi sebcblcrle ziyana uğradıkları takdirde işletmeği yeniden tesis maksadile ve Maarif vekilliği bütçesinden zamanında okul namına zarar ve ziyanı karşılayacak bir yardım yapılır.
ON DÖRDÜNCÜ MADDE
Köy okuluna aid her türlü demirbaş eşya, hayvan ve saire okulun malı olub bu işletmeden elde edilecek hasılat, öğretmene aiddir. Ancak, Öğretmenin ayrılışında bu demirbaşlar yeni gelen öğretmene, bu mümkün olmadığı hallerde yeni öğretmen gelinceye kadar köy ihtiyar heyetine, işletilmek üzere, aynen teslim edilir, îşletmeyi köy ihtiyar heyeti tesellüm ettiği takdirde işler imece ile yapılır. Bu suretle elde olunan mahsullerden satılması zarurî olanlar, ihtiyar heyetlerince satılarak nakden ve diğerleri aynen muhafaza ve yeni öğretmene devir ve teslim olunur.
İşletmeye aid eşya ve tesisat ile hayvanlar Devlet emvali muamelesine tâbi tutulur.
ON BEŞİNCİ MADDE
Köy öğretmenlerinin işleri, gezici başöğretmenler ve ilk tedrisat müfettişleri tarafından takip ve teftiş edilir.
Köy öğretmenin işlerinin normal bir şekilde yürütülmesine Devlet teşkilâtı mensupları yardım ederler.
ON ALTINCI MADDE
Koy Öğretmenlerinin tayin edilecekleri okulların binaları ve öğretmen evleri Maarif vekilliğince verilecek plânlara göre Köy kanununa tevfikan, bölge ilk tedrisat müfettişi ile gezici başöğretmenin nezaretinde koy ihtiyar heyetleri tarafından yaptırılır ve öğretmen tayin edilecek köylere keyfiyet üç yıl önce bildirilir. Köy bütçesinde de ona göre tedbirler alınır. Öğretmen işe başlamadan evvel okul binası ile Öğretmen evi tamamen bitirilir.
Köy okulları binalarının tamiri ve okulun daimî masrafları köy ihtiyar heyetlerince temin edilir.
ON YEDİNCİ MADDE
Köy enstitülerine aşağıda adları yazılı müesseselerden mezun olanlar öğretmen tayin edilirler:
1) Yüksek okullar ve Üniversite fakülteleri mezunları,
2) Gazi Terbiye enstitüsü mezunları,
3) Öğretmen okulları mezunları,
4) Ticaret liseleri ve Orta ziraat okulları mezunları,
5) Erkek sanat okulları ve Kız enstitüleri mezunları,
ü) Köy enstitüleri mezunları,
7) İnşaat usta okulları mezunları,
8) Bunlardan başka her türlü teknik ve meslekî okullar mezunları.
Bu enstitülerde mütehassıs işçiler yevmiye veya aylık ücretle usta öğretici olarak çalıştırılabilir. Köy enstitülerinde çalıştırılacakların ne suretle tayin edilecekleri, terfi şekilleri ve bu enstitülerin idarî işlerinin nasıl yürütüleceği bir nizamname ile tesbit olunur.
ON SEKİZİNCİ MADDE
Bu kanun hükümlerine tâbi olacak köy öğretmenleri için Maarif vekilliği tarafından : Hükmî şahsiyeti haiz ve mercii Vekillik olmak üzere «Köy öğretmenleri tekaüd sandığı» ve «Köy öğretmenleri sağlık ve içtimaî yardım sandığı» teşkil edilecektir.
a) Tekaüd sandığının sermayesi ve gelirleri şunlardır:
1 – Maarif vekilliği bütçesine Köy enstitüleri masrafı olarak her yıl konulacak tahsisat yekûnunun binde biri,
2 – Aylıkları arttırılan, sandığa dahil, köy öğretmenlerinin ücretlerinden kesilecek ilk ayhk zamları,
3 – Sandık sermayesinin bütün gelirlerile bilûmum müteferrik gelirler. Tekaüd sandığımla, mevcud alacakları Devlet emvaline mahsus hak ve ruhbanları haizdir. Bu paralar ve alelûmum aidat ile faiz ve temettüleri bir gûna harç ve resme tâbi olmadığı gibi haciz ve temlik edilemez. Hizmet müddetleri (30) seneyi dolduran ve sandığa dahil bulunan köy öğretmenleri tekaüdlüklerini taleb edebilirler. Bu gibiler ayda 20 lira ücretle tekaüde sevk edilirler. Tekaüdlük ücretleri üç ayda bir peşin olarak ödenir.
b) Sağlık ve içtimaî yardım sandığının sermayesi ve gelirleri şunlardır:
1 – Maarif vekilliği bütçesine Köy enstitüleri masrafları namile her yıl konulacak tahsisat yekûnunun binde biri,
2 – Sandığa dahil öğretmenlerin aylıklarından kesilecek yüzde birler,
3 – Teberrüler
4 – Sandık sermayesinin gelirlerile sair bilûmum gelirler.
Her iki sandığın tediyeleri Divanı muhasebat vizesine tâbi değildir.
ON DOKUZUNCU MADDE
Bir öğretmenin vefatı halinde okula aid olub menfaati öğretmene tahsis edilmiş bulunan emvalin ölüm yılı içinde elde edilecek hasılatının yarısı yardım sandığına ve yarısı da gelecek öğretmene verilir.
Ölen öğretmenin mirasçıları, okul emvalinin hasılatı üzerinde hiç bir hak iddia edemezler.
YİRMİNCİ MADDE
Koy öğretmenleri tekaüd sandığı ile Köy öğretmenleri sağlık ve içtimaî yardım sandığının idaresi, işleyiş tarzı, öğretmenlerin tekaüde sevk usulleri, yapılacak yardımların şekilleri, velhasıl bu iki sandığın bütün işlerine müteferri bilumum hususlar birer nizamname ile tespit olunur.
Bu nizamnamelerde hükmî şahsiyeti haiz Devlet müesseselerinde kurulmuş mümasil sandıkların azalarına temin eylediği menfaatlere mütenazır menfaatler gösteren hükümlerin bulunması şarttır.
YİRMİ BİRİNCİ MADDE
Köylerde çalışan öğretmenlerin ve ailelerinin, köy okullarındaki talebenin sıhhat işlerine meccanen bakmak üzere Maarif vekilliğince sıhhat müfettişi hekimler tayin edilir.
Köy öğretmenleri, öğretmenlerin eşleri ve çocukları Maarif vekilliği prevantoryum ve sanatoryumunda parasız tedavi edilirler.
YİRMİ İKİNCİ MADDE
Bu enstitülerin tesisat, inşaat ve tamirat işleri 2490 saydı Arttırma ve eksiltme ve ihale kanununa tâbi değildir.
MUVAKKAT MADDE
A) 1 numaralı cedvelde gösterilen kadrolardan ilişik 2 sayılı cedvelde yazılı muallimlikler ve memuriyetler 1939 yılı Umumî muvazene kanununun 16ncı maddesine bağlı (L) cedvelinm Maarif vekilliği kısmına konulmuştur.
B) 7 -VII- 1939 tarih ve 3704 numaralı kanunda adı geçen köy öğretmen okulları bu kanunla köy enstitülerine kalbedilmişlerdir. Mezkûr kanunun metnindeki köy öğretmen okulları tâbirleri köy enstitüleri şeklinde değiştirilmiştir.
18.01.1940 tarih ve 3782 sayılı kanunun 7 nci maddesiyle açılan Köy öÖğretmen Okulları her türlü masrafı) unvanlı fasıl (Köy enstitülerinin maaş, ücret ve her türlü masrafları) şeklinde değiştirilmiş ve bu fasla fevkalâde tahsisat olarak (250 000) lira konulmuştur.
C) 1939 ve 1940 malî yularında bu enstitülerde çalıştırılacak ücretli müstahdemler kadrosu İcra Vekilleri Heyetince tesbit edilir.
D) 1939 malî yılı umumî muvazene kanununun 4 ncü maddesine bağlı (D) cedvelinin Maarif vekilliği kısmında yazılı leylî talebeler mey anma (Köy enstitüleri) talebesi namile 2 000 adcd talebe kadrosu ilâve edilmiştir.
YİRMİ ÜÇÜNCÜ MADDE
Bu kanun neşri tarihinden muteberdir.
YİRMİ DÖRDÜNCÜ MADDE
Bu kanunun hükümlerini icraya icra Vekilleri heyeti memurdur.
20 Nisan 1940
Toplumsal Bellekte Köy Enstitüleri Deneyimi
Sayın Berktaş, bu tez araştırmasında Köy Enstitüleri öğretmenlerinin ve buralarda yetişen öğretmenlerin anı kitaplarını incelemiş, bazılarıyla yüz yüze görüşmüş, bunların çevrelerinde oluşturdukları olumlu etkileri gerçek olaylarla anlatmıştır.
Tahsin Yücel (Çifteler Köy Enstitüsü ve Hasanoğlan Yüksek Köy Enstitüsü Mezunu)
Türkiye’nin “Köy Enstitüleri” deneyiminin çok yazılması, okunması, konuşulması gerektiğini düşünüyorum. Böylesine eşsiz bir deneyim mümkün olduğu kadar çok kişi tarafından bilinmeli. Kendisi de öğretmen olan Kerim Koray Berktaş’ın kitabı bu amaca hizmet eden önemli bir emeğin ürünü. Mutlaka okunmalı.
Prof. Dr. Ester Biton Ruben
Köy Enstitüleri’nin kamusal tartışma ve sivil toplum için bir ilham kaynağı olmaya devam etmeleri, Türkiye toplumsal belleğinde korudukları canlılığı ortaya koymaktadır. Genç bir Cumhuriyet’in ihtiyaç duyduğu toplumsal tabanın inşasında öncü bir rol oynayacak bireylerin yetiştirilmesine yönelik bir girişim olarak Köy Enstitüleri, sosyal bilimlerin çeşitli disiplinlerinden araştırmacılar tarafından yeni bakış açılarıyla ele alınmaya değer bir olgu teşkil etmektedirler. Köy Enstitüleri’nin siyasî, ideolojik veya kültürel ön kabullerin ötesinde çeşitli boyutlarıyla incelenmesi, ilgili tarihî bağlam dâhilinde mahiyet ve işlevlerinin doğru anlaşılması kadar, günümüzde yurttaşlık, eğitim ve ekoloji alanlarındaki girişimleri besleyebilecek bir fikir kaynağı olarak değerlendirilebilmeleri açısından da önem arz etmektedir. Kerim Koray Berktaş’ın çalışmasının bu çabaya katkı sağlamasını temenni ederim.
Kerem Bilgin
1940’lı yıllar Türkiye’sinin yaşadığı kültürel dönüşümün en önemli kurumları arasında yer alan “Köy Enstitüleri” üzerine yazılan bu eseri farklı kılan husus, belgesel ağırlıklı kaynaklardan beslenen monografilerle kıyaslandığında daha canlı bir anlatımın tercih edilmesidir. Köy Enstitüleri deneyimine tanıklık etmiş şahısların yaşanmışlıkları ve anlatımlarından yola çıkılarak hazırlanan bu eser, Köy Enstitüleri literatürüne sağlayacağı katkının yanında, 1940’lı yılların sosyo-kültürel dünyasına da yeni bir pencere açmaktadır.