Mustafa Yücel Özbilgin, 20 Haziran 1942 tarihide Trabzon ili Akçaabat ilçesinde doğmuş; 17 Mayıs 2006 tarihinde Ankara’da gerçekleşen Danıştay saldırısında görev başında yaşamını yitirmiştir. Tokat ili Zile ilçesi nüfusuna kayıtlıdır.
Özbilgin,1960 yılında Yozgat Lisesini bitirerek Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesine kaydını yaptırmış ve fakülteden 1965 yılında mezun olmuştur. Uzun süre mülki idare amiri olarak görev yapmış; sırasıyla Taşova Kaymakam Vekilliği, Havsa, Ardahan, Kahta ve Bozova Kaymakamlığı ve Mülkiye Müfettişliği görevlerini yürütmüştür. Özbilgin, 1992-1996 yılları arasında Adıyaman Valiliği yapmış, 1996-1999 yıllarında ise Merkez Valiliği görevini yürütmüştür.
İngiltere’de bulunduğu altı ay boyunca İçişleri Bakanlığı yayınları arasında yayımlanan ayrıntılı bir rapor hazırlamış ve Yerel Yönetimlerin Denetimi konusunda çalışmalarda bulunmuştur.
Mustafa Yücel Özbilgin, 30 Eylül 1999 tarihinde Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından Danıştay Üyeliğine seçilerek İkinci Daire üyesi olarak görev yapmış ve 22 Şubat 2000-26 Mart 2002 tarihleri arasında ise Danıştay Genel Sekreteri olarak hizmet vermiştir. Aynı görevde iken 17 Mayıs 2006 tarihinde gerçekleşen menfur Danıştay Saldırısı sonucunda yaşamını yitirmiştir.
Danıştay Saldırısı ve Özbilgin’in Yaşamını Yitirmesi
Danıştay binasında 17 Mayıs 2006 tarihinde gerçekleşen Danıştay Saldırısında Alparslan Arslan’ın silahından çıkan kurşunlar sonucunda Danıştay yargıçlarından Mustafa Birden, Mustafa Yücel Özbilgin, Ayla Gönenç, Ayfer Özdemir ve Ahmet Çobanoğlu yaralanmış; saldırıda ağır şekilde yaralanan Danıştay 2. Daire üyesi Mustafa Yücel Özbilgin, tedavi gördüğü Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde yaşamını yitirmiştir. Diğer üyeler tedavi sonucunda ölmekten kurtulmuşlardır. Olaydan kısa süre sonra yakalanan saldıran, müebbet hapis cezasına mahkum edilmiştir. Saldırganın yargılaması devam etmekte iken tutukluluğunun kaldırılması üzerine Özbilgin’in oğlu Avukat Gökhan Özbilgin, “Babam yargı eliyle yine şehit oldu.” demiştir.
Danıştay Saldırısından iki ay önce İkinci Daire Başkanı Mustafa Birden’in, Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne resmi yazı yazarak; “Bazı basın organlarının kendisini hedef konumuna getirdiğine” dikkat çekerek koruma verilmesini istediği ortaya çıkmıştır. Konuyu doğrulayan emniyet yetkilileri, değerlendirilme sonucunda saldırıdan bir ay önce “Çağrı üzerine koruma kararı” verildiğini ifade etmiştir.
Cenaze Töreni
Özbilgin için 19 Mayıs 2006 tarihinde Danıştay’da ve Ankara Kocatepe Camii’nde cenaze töreni düzenlenmiş, tören büyük bir kalabalığa şahit olmuştur. Törene katılan yurttalar “Hükümet istifa”, “Mollalar İran’a”, “Türkiye laiktir, laik kalacak”, “Yargıya kalkan eller kırılsın” şeklinde sloganlar atmıştır.
Özbilgin’in cenazesi, Kocatepe Camisi’nde kılınan cenaze namazının ardından toprağa verilmek üzere Karşıyaka Mezarlığı’na götürülmüştür. Kocatepe Camisi’ndeki törene, Özbilgin’in ailesi ve yakınları ile Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, eşi Semra Sezer, yüksek yargı organlarının başkan ve üyeleri, CHP Genel Başkanı Doç.Dr.Deniz Baykal, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, Adalet Bakanı Cemil Çiçek, İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe; kuvvet komutanları, Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri Yiğit Alpogan, Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, HÜRPARTİ Genel Başkanı Yaşar Okuyan, eski başbakanlardan Bülent Ecevit ile eşi Rahşan Ecevit, YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, üniversite rektörleri, ATO Başkanı Sinan Aygün, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, bazı eski bakanlar, bazı milletvekilleri ve diğer askeri erkan ile yargı mensupları katılmıştır. Eski başbakan Bülent Ecevit, doktorların karşı çıkmasına rağmen törene katılmış; törenden sonra rahatsızlanarak beyin kanaması geçirmiş, uzun süre yoğun bakımda kaldıktan sonra 5 Kasım 2006’da vefat etmiştir.
Cenaze töreninden sonra binlerce yurttaş ile birlikte Yüksek yargı organlarının temsilcileri, hakimler, savcılar, avukatlar, üniversite öğretim üyeleri Anıtkabir’e yürüyerek saldırıyı protesto etmiştir. Atatürk’ün mozolesinin başındaki saygı duruşunun ardından Danıştay Başkanı Sumru Çörtoğlu şeref defterine; “Danıştay hain saldırıya uğradı. Yüce huzurunuzda saldırıyı nefretle kınıyor, hiçbir gücün hukukun üstünlüğünü savunurken bizi sizin ilkelerinizden, düşüncelerinizden ve çizdiğiniz yolumuzdan döndüremeyeceğini yüreğimizle bir kez daha ifade ediyor, önünüzde saygıyla eğiliyoruz.” yazmıştır.
Özbilgin, her yıl ölüm yıl dönümünde düzenlenen törenlerle anılmakta, hatırası yaşatılmaya çalışılmaktadır.