On Emir, Tevrat’ta yer almaktadır ve Evamir-i Aşere olarak bilinmektedir.
On Emir, Yahudi ve Hıristiyan din tarihinde önemli bir olay olan “Mısır’dan Çıkış” öyküsü ile derin bağlara sahiptir. İnanışa göre, Tanrı, Sina Dağı’nın eteğinde Musa’yla konuşmuş ve ona göçmen ve sürgün İsraillilere iletmesi için önemli bir mesaj vermiştir. Tanrı, bu tarih öncesinde, halkının uyacağı yasa veya kural iletmemiştir. Musa ve Harun, İsrail Halkını Sina’da toplamıştır. Herkes, Tanrı’nın vereceği emirleri dinlemek üzere hazırdır. Nihayet, Tanrı’nın sesi, duman, ateş ve depremlerin arasından gürleyerek dağın eteğinde titreyen kitleye ulaşmıştır.
Ahit İbranicesinde עשרת הדברים (Asereth ha-D’bharîm), Mişnaik İbranicede ise עשרת הדברות (Asereth ha-Dibroth) olarak anılmaktadır. Her iki ifade de, “on söz”, “on deyiş” veya “on mesele” şeklinde tercüme edilebilir.
Hristiyan geleneğinde On Emir (Ten Commandments / Dix Commandements) “Dekalog” (Decalogue / Décalogue) olarak anılır. Bu terim İbranî Kutsal Kitabı’nın Koini Yunancasına tercümesi olan Septuaginta’da (Septuagint / Septante) kullanılan δεκάλογος (dekálogos) ifadesinden gelmektedir.
Muhtelif etik ve tapınma ilkelerini içeren On Emir Eski Ahit’te iki yerde geçmektedir: Çıkış (20: 2-17) ve Tesniye (5: 6-21). Bu iki metin arasında bazı ufak farklılıklar mevcuttur.
Mısır’dan Çıkış, Eski Ahit’in ilk beş kitabı olan Tevrat’ın ikinci kitabıdır, Toplam 40 baptan oluşmaktadır ve On Emir bu kitabın 20. babında yer almaktadır.
On Emir’in Eski Ahit’in Çıkış kitabında yer alan metni, Fransızca La Bible de Jérusalem temel alınarak, Türkçeye aşağıdaki surette tercüme edilmiştir.
On Emir’de yer alan ve sayıları ondan fazla olan talimatlar genel, soyut ve sürekli bir kapsama sahiptirler
ÇIKIŞ
BAP 20
(1) Tanrı tüm bu sözleri söyledi, ve dedi:
(2) “Ben seni Mısır diyarından, kölelik evinden çıkartan Tanrın Yahve’yim.
(3) Önümde başka tanrılara sahip olmayacaksın.
(4) Kendine hiçbir oyma suret, yukarıda göklerde veya aşağıda yerde veya yerin altında sularda olana benzeyen hiçbir şey yapmayacaksın.
(5) Bu tanrıların önünde secde etmeyecek ve onlara hizmet etmeyeceksin; çünkü ben Yahve, Tanrın, benden nefret edenler için babaların hatasını çocuklar, torunlar ve torun çocukları üzerinde cezalandıran, (6) fakat beni sevenler ve emirlerime uyanlar için binlercesini affeden kıskanç bir Tanrıyım.
(7) Tanrın Yahve’nin adını boş yere zikretmeyeceksin; çünkü Yahve, adını boş yere zikredeni cezasız bırakmaz.
(8) Sebt gününü kutsamak için hatırlayacaksın. (9) Altı gün boyunca çalışacaksın ve tüm işini yapacaksın; (10) fakat yedinci gün Tanrın Yahve için bir sebttir. Hiçbir iş yapmayacaksın, sen, ne oğlun, ne kızın, ne uşağın, ne cariyen, ne hayvanların, ne kapılarındaki yabancı. (11) Çünkü Yahve altı günde göğü, yeri, denizi ve içerdikleri her şeyi yarattı; fakat yedinci gün dinlendi; bu nedenle Yahve sebt gününü kutsadı ve kutsal kıldı.
(12) Babanı ve anneni onurlandır ki Tanrın Yahve’nin sana vermekte olduğu toprak üzerindeki günlerin uzasın.
(13) Öldürmeyeceksin.
(14) Zina etmeyeceksin.
(15) Çalmayacaksın.
(16) Komşuna karşı yalancı şahitlikte bulunmayacaksın.
(17) Komşunun evine tamah etmeyeceksin. Komşunun karısına tamah etmeyeceksin; ne uşağına, ne cariyesine, ne öküzüne, ne eşeğine, komşuna ait hiçbir şeye tamah etmeyeceksin.”
[…].