İbn-i Sina (Avicenna) 980 yılında, Özbekistan’ın Buhara kenti yakınlarındaki Afşara’da doğmuştur. Tam adı Ebu Ali el-Hüseyin bin Abdullah bin Sina’dır. Batı’da isminin Latincesi olan Avicenna unvanı ile tanınmıştır. Filozof ve hekim olan Sina’nın çocukluğu verimli geçmiştir. Babası Samanoğulları sarayının katipliğini yaptığı için evine gelenler dönemin ünlü bilginleridir ve bu durumdan faydalanarak çocukluğundan itibaren dönemin bilginlerini tanıma imkanına ulaşmıştır. 16 yaşına geldiğinde yanında başka hekimleri çalıştıracak kadar ileri derecede bilgin biri haline gelmiştir. 18 yaşında Buhara Sultanı Nuh bin Mansur’u tedavi etmiş ve bunun karşılığında Samani sarayının zengin kütüphanelerinden faydalanma imkanı bulmuştur. Kütüphanede Farabi’nin günümüze ulaşamayan ‘et-Ta’lim üs-sani’ adlı yapıtı da yer …
Devamını oku »Hapishane Defterleri
Hapishane Defterleri, Antonio Gramsci’nin hapiste olduğu süre boyunca 30’dan fazla defterde yazdığı toplam 3000 sayfalık tarih ve analiz yazılarının topluca yayınlanmış halidir. Antonio Gramsci’nin yazıları Hapishane Defterleri(Quaderni dal Carcere) adlandırılmıştır. Hapishane Defterleri, Gramsci’nin siyasi, kültürel, felsefi, tarihsel ve edebi konuları kapsayan araştırmalarının ve analizlerinin derlendiği bir kitaptır. Hapishane Defterleri, Gramsci’nin İtalya tarihini ve milliyetçiliğini analiz ederken Marksist teori, eleştirel teori (critical theory) ve kendi adıyla anılan eğitim teorisiyle ilgili düşüncelerinin derlendiği kitaptır. Kitapta, kapitalist devleti inşa aracı olarak hegemonya, işçi sınıfı içinde entelektüellerinin çıkabilmesine yol açabilmek için, halk işçi eğitimi gereksinimi, egemenliğin doğrudan ya da zor yoluyla gerçekleştiği siyasi toplum, polis, ordu, yasal sistem ve …
Devamını oku »Friedrich Meinecke
Alman tarihçi ve akademisyen Friedrich Meinecke, 30 Ekim 1862’de, Almanyanın Saksonya Eyaleti’ndeki Salzwedel’de doğdu. Bonn Üniversitesi ve University of Berlin’de eğitim gördü. 1887-1901 yıllarında Alman Devlet Arşivlerinde arşivci olarak çalıştı. Strasbourg Üniversitesi’nde profesör olarak görev yaptı. Free University of Berlin‘in kurulmasında önemli katkıları oldu ve ilk rektörlüğünü yaptı. 1896 yılından itibaren 1935’e kadar Almanya’nın en önemli tarihi dergisi olan Historische Zeitschrift’in editörlüğünü yaptı; baskıcı rejimin güçlenmesi sonucunda görevine son verildi. 1933-1945 yıllarında yaşanan faşizm dönemi, tüm Alman düşünürleri için olduğu kadar onun için de zor ve öğretici bir dönem oldu. Nazilere açık bir muhalefet anlamına gelecek düşünceler ileri sürdü. Düşünce Tarihi’nin …
Devamını oku »Prof. Dr. Şaban Teoman Duralı Yaşamını Yitirdi
Felsefe profesörü, biyolog ve düşünür Prof. Dr. Teoman Duralı, İstanbul’da yaşama veda etti. 74 yaşında hayatını kaybeden Duralı’nın, bilim felsefesi, dilbilim, siyaset felsefesi, felsefe tarihi, biyoloji felsefesi ve savaş felsefesi alanlarında birçok makalesi ve kitabı bulunmaktadır. Prof. Dr. Şaban Teoman Duralı Hakkında Prof. Dr. Şaban Teoman Duralı, 1947 tarihinde Zonguldak Kozlu’da doğdu. Felsefe, Antropoloji ve Biyoloji alanlarında yüksek öğrenimini yaptı. İstanbul Üniversitesinde Biyoloji ve Felsefe bölümlerinde okudu. Üniversiteden 1973 yılında mezun oldu. ‘Çağdaş Düşüncede Canlı Sorunu’ çalışmasıyla 1977’de doktorasını tamamladı. 1978 yılında NATO bursu ile Paris’te biyoteknoloji seminerlerine katıldı. 1982 yılında biyoloji felsefesi üzerine yazdığı tezle doçent oldu. 1985 yılında ABD Penn …
Devamını oku »İbn Rüşd(Averroes)
İbn Rüşd(Averroes), Araplar tarafından Ebul-Velid Muḥammed ibn Aḥmed ibn Muḥammed ibn Rüşd olarak anılmaktadır. İbn Rüşd, batılılar tarafından latince adıyla Averroes olarak bilinen ve 14 Nisan 1126 tarihinde doğup 10 Aralık 1198 tarihinde ölen Endülüslü Arap felsefecidir. Turtuba’da doğmuş ve Marakeş, Fas’ta ölmüştür. Türkiye’de Arapça isminin sonundaki İbn-i Rüşd olarak bilinir. Kendisi aynı zamanda tıpkı İbn-i Sina gibi hekim, matematikçi ve tıpçıdır. İbn Rüşd’e göre tek filozof Aristo’dur ve onun yolunda gitmek gerekir. Genel yaklaşımları bunu öngörmektedir. İbn-i Rüşd, Aristo’nun eserlerini Arapça’ ya tercüme etmiş, bu eserlere şerh yazmıştır. Bu sayede Batı’da çok ünlenmiştir. Birçok yerde heykelleri dikilmiştir. İbn Rüşd, siyaset, din, hukuk, tıp ve felsefenin pek çok alanında 150’den fazla eser kaleme almıştır. İbn-i Rüşdün yaşadığı dönemde Avrupa’da …
Devamını oku »