Ana Sayfa » Etiket Arşivler: savunma hakkı

Arşiv: savunma hakkı

Mayıs, 2025

  • 1 Mayıs

    Demokrasi  Yüzleşmenin Adıdır: Anlaşılır Dille Suçlama

    Yargıç, yazar ve düşünür Hilmi Şeker, 1988 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun oldu. Kısa bir süre avukatlık yaptı. Hukuk pratiğinde ilk deneyimlerini avukatlıkta kazandıktan sonra yargıçlık kariyerine başladı. İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi Hakimliği ve İcra Hukuk Mahkemesi hakimliğinin ardından İstanbul Bölge Adliye (İstinaf) Mahkemesi Başkanlığına atandı. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi başkanı iken 2018 yılında Bakırköy İcra Mahkemesi Hakimliğinde ve ardından da Asliye Hukuk Mahkemesi hakimliğinde görevlendirildi. İcra Hukuku ve Usul Hukuku alnında uzmanlaştı. Hukuk felsefesi, hukuk tarihi, hukuk mantığı, hukuk sosyolojisi, usul hukuku, yargılama tarihi ve hukukta gerekçe üzerine çok sayıda makale yazdı.  Makaleleri, Güncel Hukuk, Birikim, Yeni Yaklaşımlar, Hukuk Ansiklopedisi, HukukiHaber, HukukiNet, TürkHukukiSitesi, İstanbul Barosu Dergisi, Ankara Barosu Dergisi, İstanbul Barosu Bülteni, Türkiye Barolar Birliği Dergisi, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, HukukPolitik, AdaletBiz, Legal Hukuk Dergsi gibi dergi ve internet arşivlerinde yayımlandı. Başta, Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi Arkivi kolokyumlarında olmak üzere barolarda, adliyelerde ve üniversitelerde çok sayıda konferans, panel ve sempozyumda bilimsel tebliğler sundu. Çeşitli gazete ve dergilerde çok sayıda röportajı çıktı. En kapsamlı röportaj 2019 yılında "Hilmi Şeker ile Hukukta Gerekçe ve Süreç Adaleti Röportajı" adıyla Aristo Yayınları tarafından basıldı. İstanbul Barosu tarafından 2022 yılında düzenlenen Yargı Sisteminin Sorunları ve Çözüm Yolları çalışmasında jüri üyeliği yaptı. Basılı Eserleri: 2010 yılında yazdığı 1594 sayfalık ‘Esbab-ı Mucibe’den Retoriğe Hukukta Gerekçe’ isimli kitabı hukuk camiasında büyük ses getirdi. Kitap, hukukta gerekçe oluşturma süreçlerini ayrıntılı bir şekilde ele aldı ve bu konuda ardıllarına ilham kaynağı oldu. Şeker'in bu ilk basılı eserine 2011 yılında Türk Ceza Hukuku Derneği tarafından Sulhi Dönmezer Ödülü verildi, ayrıca ABD Kongre Kütüphanesi ve Oxford Üniversitesi Kütüphanesinde seçkin eserler arasına girdi. İkinci kitabı olan "İlkeler Işığında Ön İnceleme Kurumu" Mart 2012'de İstanbul Barosu tarafından yayımlandı. "Medeni Hak ve Yükümlülüklere İlişkin DavalardaSüreç Adaleti(Usul Hukuku ve İstinaf Yorumu) Mart 2018'de Beta'dan yayımlandı. 2018'de "Roboski Davası(Mehmet Encü ve Diğerleri Başvurusu) başlıklı eseri 2018'de Tahir Elçi Vakfı Yayınları tarafından okuyucu ile buluşturuldu. "Esbab–ı Mucibe'den Retoriğe Hukukta Gerekçe" Yeditepe Üniversitesi Yayınları tarafından 2020 yılında yeniden basıldı.

    Demokrasi  Yüzleşmenin Adıdır: Anlaşılır Dille Suçlama – Hilmi Şeker / Yargıç Anlaşılır bir dille suçlanma, görünen adaletin idealidir. Anlaşılmayan dil aracılığıyla savunma ve kanun yolunu kullanmaya zorlanma, görünen adaletin umarlarını dışlamak, adil yargılanma hakkını çiğnemektir. Yargı dilini bilmek, bilinen dilde savunma yapmayı yoksamak tek başına savunma dilinin kötüye kullanılması anlamına gelmez. Kötüye kullanım, gerçekleri yadsımak veya gerçeğin tahrifiyle sınırlı olmayı yeğler. Hukuk niyetlerle ilgilenmez, onu okumaktan hoşlanmaz. Hukukun kapıya koyduğu bir nesnenin, iyi veya kötü arasında hakemlik yapması doğru olmaz. Varlığını gerçeğe borçlu olan veya zulasında sakladıklarıyla gerçeği vaat eden dilin, yöntem yasalarıyla bloke edilmesi, yargı aritmetiğinin etik talepleriyle bağdaşmaz. …

Şubat, 2025

  • 10 Şubat

    İbrahim Ķaboğlu Savunması

    Marmara Üniversitesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Başkanı iken görevinden ihraç edilen ve kendisini ‘İhraç değil, KHK ek listesinde adı olan kişi’ şeklinde tanımlayan Prof. Dr. İbrahim Ķaboğlu’nun, İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davanın ilk duruşmasında yaptığı savunmadır. Kaboğlu, mahkemede yapmış olduğu ve yaklaşık bir buçuk saat süren savunmasının ardından salonda bulunanlar tarafından alkışlanmış, yapmış olduğu savunma “hukuk fakültelerinde okutulması gereken bir ders” olarak nitelenmiştir. “Barış İçin Akademisyenler”‘ olarak bilinen bilim insanlarının 10 Ocak 2016 tarihinde ilan ettikleri “Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı bildirisine imza atan Kaboğlu, hakkında düzenlenen iddianame ile Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) 7/2 maddesinde yer alan “Terör örgütü …

Kasım, 2024

  • 1 Kasım

    Ahmet Altan Savunması

    Ahmet Altan tarafından, İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ​17 sanığın yargılandığı davanın 22 Haziran 2017 tarihli duruşmasında yapmış olduğu savunmadır. Altan, “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya çalışmak”, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya çalışmak” ve “Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni ortadan kaldırmaya çalışmak” suçlamalarıyla 4 yıl 7 ay tutuklu olarak yargılandı. 14 Nisan 2021 tarihinde Silivri Cezaevinden tahliye edildi.    Sayın Yargıç, İddianame olduğu ileri sürülen, zekâdan ve hukuktan yoksun, ağırlaştırılmış müebbet gibi heybetli bir cezayı taşımaya mecali yetmeyen bu cılız metin ciddi bir savunmayı asla hak etmiyor. Ama benim hakkımda söylenen yalanları gördüğümde 15 Temmuz’dan sonra hapse atılan binlerce insanın nasıl bir …

Eylül, 2024

  • 4 Eylül

    Mekân ve Hukuk

    Mekân ve Hukuk / Yargıç Hilmi Şeker  Mahkeme ile savunma arasındaki gerilimin, içine sujelerin konumlanmasını alacak denli genişlemesi, gözlerin duruşma salonlarında olup bitene çevrilmesini gerektirdi. Hümanizmi dilinden düşürmeyen hukukun, bu söylemini mekânlara nasıl yansıttığı veya yerleşkeleri yaratan adli politikanın bu söylemi ne denli realize ettiği sınanmaya muhtaçtır. İnsanı baz alma iddiası, masumiyet karinesince korumaya alınan bireyin, hukuki yardımdan mutlaka ve dilediğince yararlanmasını vaad ederken, kendisini kavrayan kuşkunun verimli ve etkili olanla dağıtılmasından yanadır. Avukatla iletişim kurma ve yardımından istifadeyi, adil yargılanmanın odağına alan sistem, bundan ödün verme titrine mesafe koyar. Savunma hakkının, tavizlerle istisnaya uğratılmasını soğuk karşılayan deneyimler, kırılmanın zorunlu …

Temmuz, 2017

  • 31 Temmuz

    Savunma Hakkı

    Her birey adil yargılanma ve her türlü iddiaya karşı gerektiğinde vekil ile temsil edilmek suretiyle savunma hakkına sahiptir.Evrensel bir hak olan savunma hakkı adil yargılanma hakkından ayrı düşünülemez. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Mahkemesinin yargılama yetkisi ile korunma şemsiyesi altına alınmış olan savunma hakkı temel bir insan hakkı olması yanında yaşayan bir sorundur.Hak arama özgürlüğünün bireyler tarafından sıkı sıkıya takip edilmesi bu hakkın ihlalindeki sorunları da azaltacaktır.Hak arama yolları konusunda yurttaşlara zamanında yapılmış başvurulardan sonra ek külfet getirmek anayasada güvence altına alınan hak arama özgürlüğüne aykırıdır.