Yeni
Ana Sayfa » Hukukbook » Türkiye ve SSCB Arasında Sınır Sorunlarının İncelenmesi ve Çözülmesi Hakkında Sözleşme

Türkiye ve SSCB Arasında Sınır Sorunlarının İncelenmesi ve Çözülmesi Hakkında Sözleşme

Türkiye ve SSCB Arasında Sınır Sorunlarının İncelenmesi ve Çözülmesi Hakkında Sözleşme, “Türkiye Cumhuriyeti ile Sovyetik Sosyalist Cumhuriyetler İttihadı arasında hudud hadiseleri ve ihtilâflarının tetkik ve halli usulüne dair mukavele” adıyla, 15 temmuz 1937 tarihinde Moskova’da imzalanmıştır. Sözleşme, “Türkiye Cumhuriyeti ile Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri ittihadı arasında hudud hadise ve ihtilâflarının sureti tetkik ve halline müteallik 15 temmuz 1937 tarihinde Moskova’da imza edilen mukavelenamenin tasdikına dair kanun” ile 20 Haziran 1938’de TBMM’de kabul edilmiş ve Resmi Gazete’nin 9 Temmuz tarihli sayısında yayınlanmıştır. Sözleşmeye bağlı olarak bazı protokoller de imza edilmiştir.

Sovyet Rusya ile Türkiye Cumhuriyeti arasında daha önce imzalanan diğer sözleşmelerin teyidi anlamına da gelen bu Sözleşme beş yıllık bir süre için imzalanmış, taraflardan biri tarafından feshedilmediği takdirde beş yıl uzatılması öngörülmüştür. Cumhuriyet döneminin İkinci Dünya Savaşı öncesinde imzalanan önemli sözleşmeleri arasında yer almaktadır.

Sözleşme ile Sovyet Rusya ile Türkiye Cumhuriyeti’nin özellikle kara sınırlarında yaşanmakta olan yahut yaşanabilecek olası sorunların dostluk temelince çözülmesi kabul edilmiştir. Çıkacak sorunları tarafların birbirine bildirmeleri, bu hususlarda belirlenen usule göre toplantılar tertip edilmesi ve sorunların müzakere edilerek çözülmesi karara bağlanmıştır. Sınır ihlallerinin ve çeşitli gümrük sorunlarının sona ermesi için çeşitli kontrol ve denetim mekanizmaları getirilmiştir. Kaçakçılığın önlenmesi ve suçluların sınırlardan diğer ülkeye geçişlerine ilişkin sorunlar da sözleşmenin konuları arasındadır. Antlaşmaya bağlı protokoller ile Hudut Komiserleri tayin edilmiştir.

 

Türkiye Cumhuriyeti ile Sovyetik Sosyalist Cumhuriyetler İttihadı arasında hudud hadiseleri ve ihtilâflarının tetkik ve halli usulüne dair mukavele

Bir Taraftan Türkiye Cumhuriyeti Reisi, Diğer Taraftan Sovyetik Sosyalist Cumhuriyetler İttihadı Merkezî İcra Komitesi,

İki memleket hududu üzerinde çıkabilecek hadiselerin ve ihtilâfların en iyi ve en seri surette tetkik ve hallini temin için hududda çı­ kacak hadiseler ve ihtilâfların halli usulüne müteallik Ankara’da 6 Ağustos 1928 tarihinde aktedilen mukavelenin yerine geçmek üzere işbu mukavelenin akdine karar vermişler ve bu hususta murahhasları olmak üzere;

Türkiye Cumhuriyeti Reisi, Türkiye Cumhuriyetinin Moskova’da Fevkalâde Murahhas ve Büyük Elçisi Bay Zekâi Apaydını, Sovyetik Sosyalist Cumhuriyetler İttihadı Merkezî İcra Komitesi, Merkezî icra Komitesi Azasından Hariciye Halk Komiseri Muavini Bay B. S. Stomonyakf’u tayin eylemiştir.

Anılan Murahhaslar, bu hususta lüzumlu salâhiyeti haiz oldukları halde aşağıdaki hükümleri kararlaştırmışlardır:

Madde 1

İki Yüksek Âkid Taraf hududu üzerinde çıkacak ve hududun masuniyetini ihlâl veya şahsî yahutta maddî bir zarar iras edecek her hadise ve ihtilâf, Yüksek Âkid Tarafların hudud komiserleri veya bunların muavinleri tarafından gecikmeksizin tetkik ve işbu mu­kavele hükümlerine göre halledilecektir.

Madde 2

Yüksek Âkid Taraflar işbu mukavelenin mevzuu olan hudud hadiseleri ve ihtilâfları» tabirinden aralarındaki hudud üzerinde çıkan her hadise ve ihtilâfı ve hususile şunları anlarlar:

a) Hudud karakollarına, nöbetçilerine, diğer kimseler üzerine, hudud alâmetlerine ve diğer Yüksek Âkid Taraf arazisine karşı silâh atılması;
b) Âkid Taraflardan birinin arazisinde oturan kimseler tarafın­ dan diğer taraf arazisinde oturan kimselere karşı ika edilen katiller, cerhler ve kezalik diğer her türlü cebrî fiiller bu fiiller ister hududu nizamsız veya hudud rejimine müteallik mukaveleye tevfikan geçmeyi tazammun ederek, ister hududdan müruru tazammun etmeyerek olsun.
c) Bir veya bir çok kimseler tarafından hudud muhafızları da dahil, silâhlı veya silâhsız münferid veya müçtemi olarak hududun nizamsız geçilmesi;
d) Hudud mıntakasının emniyet ve asayişine veya diğer Yüksek Âkid Tarafın menfaatlerine halel getirecek veya mezkûr mıntaka ahalisini tahrik edecek mahiyette hazırlıklar ile teşebbüsler veya hususile hududun nizamsız geçilmesine gösterilen yardımla himaye ve Taraflar­ dan birinin halkını diğer Taraf arazisine hicrete teşvik;
e) Diğer Tarafa karşı tehdid ve tahkir nidaları ve işaretleri;
f) Hava seyrüsefer vasıtalarının hududu tecavüz etmesi;
g) Hudud muhafızlarının, diğer memurların veya hususî şahısların silâhlı veya silâhsız hududu sehven geçmeleri;
h) İcab eden müsaade olmadan ve bahusus iki memleket arasında mer’i meralar mukavelesile tayin edilmiş bulunan rejime muhalif olarak, diğer Taraf arazisine ehlî hayvanların ve sürülerin geçmesi veya geçirilmesi;
i) Mahallî hudud makamları tarafından diğer “Taraf arazisine, oranın kanunlarına uygun muvafakati evvelden alınmadan her hangi bir “kimsenin idhal edilmesi halleri”;
j) Salahiyetli memurların temasları müstesna olmak üzere hudu­dun iki tarafında bulunan şahısların mükâlemeleri;
k) Hudud alâmetlerinin veya nehirler ile İska kanallarının tesisatı dahil, diğer hudud tesisatının hudud muhafızları veya mahallî ahali
tarafından yerlerinin değiştirilmesi ve bozulması;
1) Bir Tarafın arazisi üzerindeki malların diğer Taraf arazisinde oturan şahıslar tarafından kasden veva kasdî olmıyarak çalınması, yağ ma edilmesi veya tahribi ve bozulması;

m) Hududda vukua gelen bi r hadise veya ihtilâftan doğup Tarazlardan birinin veya tebaasının Diğer Tarafa veya onun tebaasına borçlu olduğu zarar ve ziyanların takdiri ve tayini meseleleri;

n) Hudud rejimi hakkındaki mukavelelerin tatbikatından dolayı İki Taraf arasında zuhur edebilecek hadiseler ve anlaşmâmazlıklar.

Madde 3

Yüksek Âkid Taraflar bu mukavelenin hükümlerine tevfikan hudud hadise ve ihtilâfların tetkika ve hal ve tesviyeye memur olmak üzere her biri kendi tarafından Hudud Komiserlerini ve muavinlerini tayin etmek hususunda mutabıktırlar.

Her yeni tayinde Hudud Komiserlerinin ve muavinlerinin isimleri, aile isimleri,’ unvanları ve memuriyet dereceleri diplomasi tari- kile mütekabilen bildirilecektir.

Madde 4

Hudud komiserlerinin adedi, faaliyet mıntakaları, dai­ mî merkezleri, telâki noktaları ile Hudud Komiser muavinlerinin faali yet şubeleri, daimî merkezleri, telâki noktaları bu mukaveleye merbut bir protokol ile tayin edilecektir. Bu protokol Yüksek Âkid Tarafların Hariciye Daireleri arasında mutabık kalınmak suretile faydalı görüldüğü takdirde, işbu mukavele nin mer’iyet müddeti esnasında, tadil edilebilir.

Madde 5

Hudud Komiser muavinleri, Diğer Yüksek Âkid Taraf arazisinde, bu mukavelenin Hudud komiserlerine bahşettiği bütün haklardan istifade edeceklerdir. Hudud Komiserinin bulunmadığı zaman muavinler kendilerine tayin olunan kısımlarda her hususta onların yerlerine kaim olacaklardır; yalnız bu mukavelede tasrih edilen haller ve hususile 7, 8, (2 nci fıkra) 13, (fıkra 3.) ve 18 (fıkra 3 ve 4) ve 19 uncu maddelerle, 8 inci maddeye müteferri nihaî protokol (1 inci paragraf) daki haller bundan müstesnadır.

Madde 6

Yeni bir hudud komiseri veya muavinin tayininde, mesainin devam etmesinin teminine ve bu mesainin teahhürsüz takib edil­ mesine dikkat edilecektir.

Evvelce ittihaz edilen kararlar neticelendirilecektir. Meğer iki Yüksek Âkidlerden biri tarafından kabul edilmemiş olsun; bu sonuncu halde mesele, diplomasi tarikile, Yüksek Âkid Tarafların Hariciye Dairelerinin tetkikına arzedilecektir.

Madde 7

İşbu mukavelenin mer’iyete girmesinden sonra yapılacak ilk toplantıda hudud komiserleri hududda eşhasın iade edileceği, hayvanlarla eşyanın geri verileceği ve kezalik hudud komiserlerinin faaliyetine aid bütün muhaberatın teati olunacağı hudud geçid ve kontrol noktalarını müttefiki olarak tayin edeceklerdir.

Madde 8

İki Yüksek Âkid Taraf hudud komiserleri veya muavinleri hudud hadise ve ihtilâfları önünde Âkid Taraflardan birinin hudud komiseri veya muavini tarafından vuku buldukça ve her halde hususî davet olmasa dahi muntazaman iki ayda bir defadan eksik olma­mak üzere toplanacaklardır. Davet halinde buna hemen ve mutlaka evvelden hudud komiserleri tarafından müştereken tesbit edilecek en kısa müddet zarfında cevap verilecektir. Davet edilen Taraf hudud komiseri veya muavini, mahallin ve nakliye vesaitinin şeraiti imkân verdiği kadar davetnamede tayin olunan tarihte şahsan içtimaa gider. Davet edilen taraf hudud komiseri, mâni zuhurile, davete icabet edemezse bundan diğer Tarafa mümkün sür’atle haber vermeğe, içtimada kendisinin yerine kaim olmak üzere muavinini göndermeğe mecburdur.

Eğer bir hudud komiser muavini hastalık veya diğer ağır sebeblerle toplantıya gidemezse yerine kendi tarafından verilecek bir vesikaya hâmil olacak bir mümessil göndermeğe mezundur. Mezkûr vesika bahse mevzu hâdise veya ihtilâfı tetkik ve hal için, muavinin haiz olduğu salâhiyetlerin aynını anılan mümessile bahşedecektir. Hudud komiserleri veya muavinlerinin toplantılarına her iki taraftan birer kâtib ve birer tercümanla ihtiyaç halinde, her vakit iki Taraftan müsavi adedde olmak üzere Yüksek Âkid Taraflardan her birinin birer veya ikişer eksperi iştirak edebilir.

Madde 9

Bu mukavelenin 8 inci maddesinde bahse mevzu olan toplantılar işbu mukavelenin 4 üncü maddesinde kaydedilen telâki noktalarında münavebe ile bir veya diğer Yüksek Âkid Tarafın arazisi üzerinde vuku bulacaktır.

Madde 10

Yüksek Âkid Taraflardan her birinin hudud komiserleri veya muavinleri, hudud hadise ve ihtilâfları işleri için hududu resmî elbiselerile ve silâhlı olarak geçmek hakkını haiz olacaklardır. Hududun geçilmesi, onların şahsî vesikalarının diğer Yüksek Âkid Tarafın komiseri tarafından en kısa zamanda yapılacak vizesi üzerine vaki olacaktır. Bu maddenin yükarıki fıkrasına uygun olarak hudud komiserlerine veya muavinleri ile kâtib ve tercümanlara verilen vizeler vizede gösterilen müddet esnasında ve üç ayı geçmemek üzere hududdan geçişlere aid müsaadeyi aşağıdaki şartlara tâbi olmak üzere ihtiva edecektir:

a) Hududdan her geçiş bu mukavelenin 7 nci maddesinde işaret edilen geçit ve kontrol noktalarından vaki olacaktır;
b) Hududdan geçme günü ve saati her halde yirmi dört saatten daha geç olmamak üzere evelden diğer Âkid Taraf hudud komiserine veya muavinine bildirilecek onlarda geçit ve kontrol noktasına mümessil gönderecektir.

Madde 11

Yüksek Âkid Taraflardan her birinin hudud komiserleri veya muavinleri ile eğer Devlet memuru iseler kâtib ve tercü­manları diğer Yüksek Âkid Taraf toprağı,üzerinde bu mukavele hükümlerini tatbik için bulundukları esnada şahsî muafiyetten istifade edeceklerdir. Bu muafiyet taşıdıkları resmî evraka da şamildir.

Hudud komiserleri veya muavinleri gümrük resmi vermeksizin mesailerine lâzım olan bütün eşyayı ve nakliye vesaitini tekrar ihraç edil­mek şartile diğer Yüksek Âkid Taraf toprağında beraberlerinde götürmeğe mezun olacaklardır. Bu eşya ve vesait gümrük muayenesine tâbi olabilecektir. Bundan başka Hudud komiserleri, muavinleri ile onlara refakat edenler, adam başına on beş kiloyu geçmemek üzere, şahsî ihtiyaçları için yiyecek ve tütün mamulâtını beraberlerinde almağa mezun olacaklardır. Bu yiyecek ve tütün mamulâtı gümrük muayenesine tâbi tutulabilmekle beraber hududdan gümrük vesair resimlere tâbi olmadan geçirilecektir.

Madde 12

Yüksek Âkid Tarafların hudud komiserleri veya muavinleri arasında evvelden hasıl olacak anlaşma üzerine hudud komiserleri veya muavinlerinin toplantısında veya bu mukavelenin 19 üncü maddesinde bahsi geçen müşterek tahkikatta hazır bulunmağa mezun olabilecek mutazarrır şahıslar, şahidler ve ehli hibrenin mensub oldukları Taraf Hudud Komisercek müsaade varakası ile hududu geçmeleri kabul edilecektir. Bu müsaade varakaları 24 saat için muteber olacak ve diğer Tarafın Hudud Ko­miseri tarafından vize edilecektir.

Adam başına beş kilogramı geçmemek şartile bu şahısların beraberlerinde şahsî ihtiyaçları için yiyecek ve tütün mamulâtı almağa hakları olacaktır. Bu yiyecek ve tütün mamulâtının hududdan gümrük vesair resimleri verilmeden geçirilmesi kabul edilecektir; bunlar gümrük muayenesine tâbi tutulabilecektir.

Madde 13

Yüksk Âkid Taraflardan her birinin Hudud Komiserleri veya muavinleri silâhlı veya silâhsız olarak bir veya bir çok kimseler tarafından diğer Taraf toprağında yapılacak sirkat ve diğer fiillerin hazırlıklarını Önlemek ve bu şahsın hududdan geçmesini menetmek için icab eden tedbirleri alacaklar ve bundan diğer Taraf hudud ko­ miserlerine veya muavinlerine malûmat vereceklerdir. Bu hususta alacakları malûmatı birbirlerine bildirecekler ve bilhassa bu mukavelenin 2 nci maddesinin (d) fıkrasına mevzu Hazırlık ve teşebbüsleri Önlemek için tedbir alacaklar ve bundan mütekabilen diğer Taraf hudud komiserleri veya muavinlerine malûma t vereceklerdir.

Yüksek Âkid Taraflardan birinin hudud mıntakasında, bu maddenin birinci fıkrasında zikredilen fiillerden suçlu bulunan kimselerin mevcud olduğu, o memleket kanunlarına tevfikan tesbit edilirse, işbu Yüksek Âkid Tarafın hudud komiseri, ister kendi teşebbüsü ile olsun, ister diğer Yüksek Âkid Tarafın hudud komiserinden bu şahıslar veya ika­ met mahalleri hakkında aldığı malûmata binaen olsun, mezkûr şahısları hudud mıntakasından memleket dahiline göndermek için icabeden tedbirleri alacaktır.

Takib edilen suçluların, bir Tarafın toprağından diğer Tarafın toprağına geçebilmesi ihtimali mevcud olduğu takdirde, birinci Tarafın hudud komiseri veya muavini diğer Taraf hudud komiseri veya muavinine bundan malûma t verecektir ki, o da mensub olduğu Devlet tarafından işbu suçluları tevkif için vaktinde tedbir alsın. Keza şurası da mukarrerdir ki, Yüksek Âkidler Tarafından kaçakçılıkla mücadele için bir anlaşma aktedilinceye kadar bunlardan her biri kendi toprağında, kaçakçılıkla mücadele için ve hususile kaçakçıları hudud mıntakasından uzaklaştırmak üzere, icab eden tedbirleri alacaklardır

Madde 14

Yüksek Âkid Taraflardan her birinin hudud komiserleri veya muavinleri, kendi memleketlerinde mevcud ahkâma ve Yüksek Âkid Taraflar arasında mer’i beynelmilel mukavelelere uygun olarak sari insan ve hayvan hastalıklarile ziraî nebatata ariz parazitlerin diğer Âkid Taraf toprağına bulaşmaması için salahiyetli makamlar vasıtasile ayrıca mâni tedbirler de alacaklardır. Bu hususta kendi toprağı üzerinde
insan, hayvan sari hastalıkları veya ziraî nebatlar tufeyli haşereleri zuhur eden Taraf hudud komiseri veya muavini diğer Taraf hudud komiserine veya muavinine bunlardan malûma t vermeğe mecburdur.

Şurası mukarredirki bu mukavele hükümlerine tevfikan iadesi lâzım gelen hayvanlar arasında bir bulaşık hastalık bulunmasından şüphe edildiği zaman Yüksek Âkid Taraflardan her birinin baytarî sıhhî nizamlarına uygun icab eden tedbirler alınacaktır.

Madde 15

Yüksek Âkid Tarafların hudud komiserleri veya muavinleri av veya talim esnasında hududun her iki tarafında diğer Yüksek Âkid Taraf toprağı istikametinde silâh atılmasını menedeceklerdir.

Silâhını yanlış kullanmış olan kimseler bunun vukua geldiği memleket, kanunlarına göre takib edileceklerdir.

Madde 16

Yüksek Âkid Taraflardan birinin hudud komiseri veya muavini temsil ettiği Taraf toprağına diğer Taraf cihetinden gelen, bir veya bir kaç kişinin sehven geçtiğini muntazam bir şekilde tesbit ettiği takdirde anılan kimseler ilk Tarafın hudud komiseri veya muavini tarafından diğer Tarafın hudud komiseri veya muavinine veya onların göstereceği memura iade edilecektir.

Madde 17

Âkid Taraflardan birinin askerî makamlarına aid olup tesadüfen veya kasden hududun öte tarafına geçirilmiş veya beraber götürülmüş her mal aid olduğu yere aynen iade edilecektir. Bu malların iadesi, onların iki Yüksek Âkid Taraf hudud komiserleri veya muavinleri tarafından teşhis edilmesini müteakib hemen vuku bulacaktır.

Madde 18

Yüksek Âkid Tarafların hudud komiserleri veya muavinleri tarafından ittifakla kabul edilerek bir münazaayı, hadiseyi veya ihtilâfı hal ve tesviye eden kararlardan teşhis edilen malların iadesine müteallik bulunanları kat’î mahiyette telâkki edilecektir. Binaenaleyh, diğer Yüksek Âkid Taraf toprağına tesadüfen veya sirkat, yağma vesaire gibi gayrimeşru fiiller neticesinde geçmiş bulunan ehlî hayvanlar ve sürüler ile mallar sahihlerine teslim edilmek üzere bunların aid olduğu Taraf hudud makamlarına aynen iade edilecektir.

Ehlî hayvanlar ve sürüler ile malların tamamen veya kısmen iadesi mümkün olmadığı ve ehlî hayvanlarla sürülerin hududdan geçmesinden veya hududun öte tarafına idhal edilmesinden mütevellid masraf ve zararların telâfisi icab ettiği takdirde ve kezalik maddî zarar iras eden diğer bütün hallerde, iki Yüksek Âkid Tarafın hudud komiserleri tazmin edilecek zarar mikdarını ittifakla tayin edeceklerdir.

Tazmin edilecek zararlar Yüksek Âkid Taraflar arasında nota teatisile tayin edilecek haddi geçmediği takdirde bunun tazmini zarar gören Taraf hudud komiserine mukabil Taraf hudud komiseri tarafından teahhürsüz icra edilecektir. Maddeten iras edilmiş olan zararlar bu maddenin yukarıki fıkrasında zikredilen haddi aşacak olursa mesele Yüksek Âkid Taraflardan her birinin salahiyetli makamları tarafından hal olunacak ve tazminat, lâzım geliyorsa, diplomasi tarikile icra edilecektir.

Madde 19

İşbu mukavele ile derpiş edilen hadiselerle ihtilâfların hallini kolaylaştırmak için Yüksek Âkid-Tarafların hudud komiserleri yahut onların muavinleri lüzum görürlerse, her bir hal için ayrıca hudud komiserleri arasında daha evvelden alınmış mutabakat kararına tevfikan, hudud münasebetleri için hususî büyük ehemmiyeti olan hudud hadiselerile ihtilâflarının müşterek tahkikma” tevessül edebilirler. Bu tahkikat aşağıdaki şartlar içinde icra olunacaktır:

a) Bu tahkikat, onun cereyan edeceği toprağın bağlı bulunduğu Yüksek Âkid Taraf komiseri veya muavini canibinden tedvir edilecektir.
b) Bu tahkikat umumî surette işbu mukavelenin dördüncü maddesinde gösterilen telâki noktalarında icra olunur.
c) Bununla beraber eğer hadise veya ihtilâf hudud hattının her iki tarafında üçer kilometrelik bir mıntaka içinde zuhur etmiş ise hudud komiserleri veya onların muavinleri beraberce hadise veya ihtilâf mahalline kadar gidebilirler ve ehli hibre, şahid ve mutazarrırları da beraberlerinde götürebilirler;
d) Eğer hadise veya ihtilâf yukarıda mezkûr üçer kilometrelik mıntaka haricinde ve hududun her bir tarafında yirmi beş kilometrelik bir saha dahilinde zuhur etmiş ise hudud komiserleri veya onların muavinleri müşterek tahkikat namı altında yalnız üç kilometrelik mıntaka hududları içinde bulunan izleri ve diğer muhtemel delilleri tedkik edebilirler, fakat bu üç kilometreden ilerisine geçemezler.

Bu maddenin hükümlerini icra sadedinde yapılacak kabul veya reddolunmuş bütün teklifler kezalik bu tekliflere müteallik kabul edil­ miş karalar mecburî olarak zabıt varakaları halinde tahrir edilecektir.

Madde 20

Hudud komiserlerinin veya muavinlerinin her içtima celsesinde bu celsenin muhtasar bir zabtı tutulacaktır. Bu zabıtta celsenin cereyanı ve ittihaz edilen kararlar gösterilecektir. Bu zabıt yekdiğerinin ayni iki nüsha halinde ve her ikisi Yüksek Âkid Tarafların resmî dilleri ile yazılmış olarak tanzim edilecektir. Zabtın hudud komiserleri veya muavinleri tarafından imzasından sonra kararlar kat*î olarak kabul edilmiş telâkki edilecektir.

Madde 21

Hudud komiserleri veya muavinlerinin mutabık kala­ madıkları meseleler diplomatik yoldan Yüksek Âkid Tarafların tedkikine arzedilecektir. Bununla beraber bu hallerde hudud komiserleri vaziyet üzerinde bir tedkik yaparak neticelerini bir zabıt varakasında tesbit etmeğe mecburdurlar.

Madde 22

İşbu mukavelenin hükümleri hududun iki tarafından yirmi beş kilometrelik bir mıntakanın hududları içinde tatbik edilecektir. Müşterek tahkikat usulü, işbu mukavelenin 19 uncu maddesi hükümlerine tâbi kalacaktır.

Madde 23

İşbu mukavelenin mer’iyete girmesinden evvel zuhur edip 6 Ağustos 1928 mukavelesi mucibince vazife gören hudud komiserleri tarafından tedkiki ve tesviyesi hitam bulmamış olan hudud hadiseleri ile ihtilâflarının yine mezkûr 1928 mukavelesi hükümlerine tevfikan tedkiki ve hal ve tesviyesi lâzımdır.

Madde 24

Yüksek Âkid Taraflardan her» biri kendi hudud komiserleri ile muavinlerine işbu mukavele mucibince teffiz edilmiş olan vazifeleri muvaffakiyetle ifa edebilmeleri için lâzım gelen şartları temin edecektir.

Madde 25

Yüksek Âkid Taraflardan her biri işbu mukavelede derpiş edilen maksadlar için kendi toprağına gelen şahıslara iktiza eden yardımı gösterecek, hususile nakli, ikamet ve kendi memleketlerindeki makamat ile irtibat vasıtalarını emirlerine âmâde bulunduracaktır.

Madde 26

Yüksek Âkid Taraflardan her biri kendi hudud komiserleri ile onların muavinlerinin işi için iktiza eden masrafı tamamile kendi uhdesine alacaktır.

Madde 27

İşbu mukavele tasdik edilecektir. Tasdiknamelerin teatisi mümkün olan en kısa zamanda Ankara’da vaki olacaktır. Bu mukavele tasdiknamelerin teatisi tarihinden itibaren kırk beşinci gün mer’iyet mevkiine girecektir.

Madde 28

İşbu mukavelenin beş senelik bir müddeti olacaktır.

Eğer Yüksek Âkid Taraflardan hiç biri işbu mukavelenin müddeti münkazi olmazdan altı ay evvel onu feshetmek veya tadil eylemek arzusunu bildirmezse işbu mukavele ayni şartlar ile müteakib yeni beş senelik müddetler için kendiliğinden temdid edilmiş olacaktır.

Madde 29

İşbu mukavele Fransızca dilinde yapılmıştır. Türkçe ve Rusça tercümeleri en kısa müddet içinde yapılacak ve Taraflarca tasdik edilecektir. Mukavelenin tefsirinde üç metin arasında ihtilâf halinde Fransızca metin muteber olacaktır. Meali tasdik yolunda Yüksek Âkid Taraflar Murahhasları işbu mukaveleyi izma ve ona mühürlerini vazetmişlerdir. Moskova’da iki nüsha olarak 15 temmuz 1937 de yapılmıştır.

Bunu okudunuz mu?

Aydın Sefa Akay Kararı – AİHM

Aydın Sefa Akay Kararı    AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM AYDIN SEFA AKAY/TÜRKİYE (Başvuru …