İntihal, başka bir kişinin fikirlerini, eserlerini, yazılarını, bilimsel çalışmalarını veya sanatsal ürünlerini kaynak göstermeden kısmen ya da tamamen kendi eseriymiş gibi sunma eylemidir. Türkçede genellikle “aşırma” kelimesiyle tanımlanmaktadır. Akademik dürüstlüğün ve bilimsel güvenilirliğin zedelenmesine yol açan, bilimsel ve etik açıdan ihlal oluşturan fikir hırsızlığı türündeki bir eylem biçimidir.
Fikir ve sanat eserlerini meydana getiren eser sahipleri ile bu eserleri icra eden veya yorumlayan icracı sanatçıların, seslerin ilk tespitini yapan fonogram yapımcıları ile filmlerin ilk tespitini gerçekleştiren yapımcıların ve radyo-televizyon kuruluşlarının ürünleri üzerindeki manevi ve mali haklarını belirlemek, korumak, bu ürünlerden yararlanma şartlarını düzenlemek, öngörülen esas ve usullere aykırı yararlanma halinde yaptırımları tespit etmek üzere düzenlenen Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’na göre intihal; “failin, bir başkasının eserini kendi eseri gibi adlandırması veya bir eserden kaynak göstermeden alıntılar yapması ya da bir eserden yaptığı alıntılara ilişkin olarak yetersiz, yanlış veya aldatıcı mahiyette kaynak göstermesi” şeklinde ifade edilmektedir. Aynı kanuna göre “İntihal, eser sahibinin eserden kaynaklanan ve bu suretle sahip olduğu haklarını ihlal etmektedir.”
İntihal, Türk Hukukunda hukuki ve cezai müeyyideye tabidir. İntihal, modern hukukta bir tür sahtekârlık ve hırsızlık olarak kabul edilmektedir. iktibas(alıntı) halinin varlığı durumunda intihalden söz edilemeyecektir. Reprodüksiyon ya da ilham alma yoluyla ortaya çıkan yeni üretimler intihal kapsamına girmemektedir. Ancak, başkalarına ait fikirler alıntı yapılırken, yeni cümlelerle ifade edilseler bile kaynak gösterilmesi gerekmektedir. İntihal yasağı, etik kodların bilim dünyasındaki en temel kurallarından biridir.