Étienne de La Boétie, Fransa’nın Périgord bölgesindeki Sarlat’da, 1 Kasım 1530’da dünyaya geldi. Erken yaşta yetim kalan La Boétie, amcasının yanında yaşadı.
1553’te Orléans Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu.
Genç yaşında, Kral II. Henri’nin onayıyla Bordeaux Parlamentosu’nda danışman olarak göreve başladı ve ölümüne kadar bu göreve devam etti. Danışmanlığın yanı sıra diplomatik arabuluculuk yaptı, Ksenofon ve Plutarkhos’un eserlerini Fransızcaya çevirdi.
1562’de, ölümünden bir yıl önce, Ocak Fermanı Hakkında İnceleme adlı kitabını yazdı. Bu eser, dönemin siyasi hareketlerine derin analizler içermektedir.
Modern siyaset biliminin temellerini atan Fransız yazar, düşünür, yargıç ve siyasetçi. Montaigne’in en yakın dostu olarak bilinmektedir.
Bir Rönesans dönemi insanı olan La Boétie, daha 33 yaşına basmadan, 18 Ağustos 1563’te Germignan kasabasında ölmüş, kısacık yaşam sürmüştür. Ölüm döşeğinde söylediği rivayet edilen sözler nedeniyle bazı araştırmacılar La Boétie’nin aslında Marrano (dışarıdan Katolik görünen, kökeni Yahudi) olabileceğini öne sürmüşlerdir.
Ksenophon, Plutarkos ve Aristoteles’ten yaptığı çeviriler ile yazdığı şiirler, ölümünden sonra 1570 yılında Montaigne tarafından yayımlanmıştır.
Gönüllü Kulluk Üzerine Söylev
En önemli eseri olan Gönüllü Kulluk Üzerine Söylev, bazı Protestan düşünürler için esin kaynağı oluşturmuştur. Bu büyük eseri Boétie, tahminen 1550’de yazmıştır. 1579’da gizlice basılan Gönüllü Kulluk Üzerine Söylev, çoğunluğun tek bir kişiye boyun eğmesinin nasıl mümkün olduğunu ve insanların gönüllü kulluktan nasıl kurtulabileceğini anlatırken devlet ve iktidar ilişkilerine de yeni yaklaşımlar getirmekte; iktidar ilişkilerinin nasıl sürdürüldüğünü ve bu tahakküm karşısında direniş ve sivil itaatsizlik teorilerinin nasıl hayata geçirilebileceği açıklanmaktadır.
Kitabın Türkçe baskısı birçok yayınevi tarafından okuyucuya sunulmuştur.
Otorite Eleştirisi: La Boétie, “Gönüllü Kulluk Üzerine Söylev”de, insanların baskıcı yönetimlere nasıl boyun eğdiğini sorgulamaktadır. Ona göre insanlar, aslında özgürlükten çok baskıya alışarak gönüllü bir şekilde köleleşmektedir. Bu fikir, modern politik düşüncenin temel taşlarından biri olarak kabul edilmektedir. Bireylerin iktidara karşı pasif kabulünü ise ağır bir şekilde eleştirmektedir.
Étienne de La Boétie ve Bıraktığı Miras
- Arkadaşı Montaigne: La Boétie’nin en yakın arkadaşlarından biri ünlü denemeci Michel de Montaigne’dir. Montaigne, La Boétie’nin ölümü üzerine büyük bir üzüntü yaşamış ve onun hakkında övgü dolu yazılar yazmıştır. Bu dostluk, edebiyat tarihinin en ünlü entelektüel bağlarından biri olarak anılmaktadır.
- Erken Ölüm: La Boétie, henüz 32 yaşındayken, muhtemelen bir salgın hastalık sonucu hayatını kaybetmiştir. Genç yaşta ölmesine rağmen düşünceleri, özellikle anarşist ve özgürlükçü hareketler üzerinde kalıcı bir etki bırakmıştır.
- Anarşizmin Öncülerinden: La Boétie’nin düşünceleri, sonraki yüzyıllarda anarşist düşünceyle ilişkilendirilmiştir. Devletin baskıcı doğasına dair eleştirileri, bireysel özgürlük ve otoritenin sorgulanması gibi anarşist hareketlerin temel unsurlarıyla uyumludur.
- Siyaset Felsefesinde Özgünlüğü: Otoritenin varlığını sadece zorbalık ya da baskı yoluyla değil, gönüllü rıza sayesinde sürdürdüğünü öne sürmesi, zamanının ötesinde bir politik analiz olarak kabul edilmektedir. Bu analiz, modern siyaset biliminde otoritenin meşruiyetini tartışan çalışmalara ilham vermiştir.
La Boétie’nin kısa yaşamına rağmen siyaset felsefesine katkıları, özgürlük, bireysel irade ve devlet üzerine derin sorgulamalara yol açmıştır.